Ali Şaşal kim ki? Eskişehir'de oynamakla Beşiktaş'ta oynamak arasında dağlar kadar fark var. Bu arkadaş 27 yaşına kadar kariyer zirvesini Eskişehir yedekliğiyle yapmış. O yüzden Ali Şaşal'ı Tolga'ya tercih etmek sana göründüğü kadar makul ve mantıklı değil. Yerli pasaportlu ve Tolga'dan daha iyi yedek olacak bir kaleci yok şu an. Teker teker bakarız istersen hepsine, maliyetleri ve transfer ihtimalleri dahilinde.
Boyko'nun geçmiş kariyerini bilemem ama geçen sene Tolga'dan daha iyi değildi. Boyko'nun oynadığı maçları da gördük. Yüreğimiz ağzımızdaydı sürekli. Sadece yediği hatalı goller değil, kaledeki özgüvensiz tavırları ve kararsız halleri yeterince açıklayıcı. Belki alışamadı, belki doku tutmadı ama geçen seneyi baz alacaksak Boyko Tolga'ya ancak yedek olur.
Yeryüzünde yabancı pasaportlu ve Tolga'dan daha iyi bir kaleci elbette bulabilirsin. Alamadıktan sonra bulmak yetmiyor. Ayrıca yabancı kaleciyi Tolga'nın değil Boyko'nun yerine almamız gerekiyor. O yüzden bu kısmı çok ilgilendirmiyor.
Şimdi gelelim asıl önemli noktaya. Tolga'nın gitmesini isteyebilirsin. Ama bu "her" taraftarı kapsamıyor. Süper muhakeme gücünün bunu kavraması lazım. Kendi isteklerinin, kendi düşüncelerinin tüm taraftar tarafından kabul görmüş olduğunu "zannetmek", işte saçma kısım bu. Mesajına " her taraftarın duygu ve düşüncesinin tezahürüdür" yazmış olman, onu kanun yapmaz. Bilmem anlatabildim mi? Senin gibi derin bir insanın, bu tip basit çıkarımları yapabilmesi gerekir halbuki.
Son olarak bu ifadelerin kişisel görüşlerin olabilir elbet ama önceki mesajında Tolga için " o kadar ezik ki" diye bir ifaden var. Bu ise aşağılama ve hakarettir.
Ali şaşal bir örnektir, çoğaltılabilir, zira verilen isimler birinci kaleci olarak değil türk kontenjanının tamamlanması için yazılan isimlerdir. Boyko kalecilik kumaşı olarak en az tolga kadar kaliteli. yurtdışına çıkmış birinin gittiği takımda hele ki Tolga gibi sinsi karakterde bir adamın tahakkümünün olduğu bir takımda kendini kabul ettirmesi ve özgüvenli hareket edebilmesi kolay değildir. Alıştığı zaman görülecektir ki Tolga yanında nal toplayacaktır. Tolga denen adam kendi kendine misyon yüklemeye çalışıp olgun olduğunu gösteren aslında karakter oluşumu oturmamış biridir. Birçok örnek verebilirim kullandığı ifadelerden ve davanış tarzından, sadece konuşurken kendinden emin bir görüntü vermeye ÇALIŞMASI dahi yeterli bu çıkarımda bulunmak için.
Şimdi gelelim fikrini ifade etmeye çalıştığın kısma;
Ne kadar takip ediyorsun bilmem ancak taraftarlar arasında bir anket yapsan kalede tolga kalsın diyenlerin sayısı %1 ancak olur. herhangi bir toplumda çoğunluğun kabul ettiği makul düzenlemeler kanun sayılır, burada da çoğunluk hakaret etmeden adamı tabiri caizse itin götüne sokmadan tolga denen şahsa "çek git" diyor, dolayısıyla makulluk ölçüsüde oluşmuş oluyor. "ezik" ifadesi için hakaret demişsin. Genel kültür olsun diye kısaca izah edeyim sanaBir kişiye açık açık "geri zekalı", "aptal", "hayvan", vb. gibi sözler söylemenin hakaret suçunu oluşturacağı kuşkusuzdur. Kaba ve nezaketsiz davranışlar ise hakaret suçunu oluşturmaz. Örneğin, Kıyafet alan birine, “bu kıyafet size olmaz, siz şişmansınız” demek hakaret değildir.
Beddua niteliğindeki sözler de hakaret suçunu oluşturmaz. Örneğin, "allah seni bildiği gibi yapsın", "allah belanı versin", gibi sözler beddua niteliğinde sözler olduğundan hakaret suçu olarak kabul edilmemektedir.
Bu kısa bilgilerden sonra gelelim izahatimizin son kısmına kamuoyu tarafından yaptıkları işler nedeniyle bilinen, tanınan kişilere yönelik eleştiriler, normal kişilere yöneltilen eleştirilerden daha sert ve ağır olabilir. Bu kişilerin normal kişilere göre eleştiriye daha açık olmaları ve eleştiriye tahammül etmeleri gerekir. Bir siyasetçiye, "senden bu memlekete hayır gelmez, bütün memleketi sattın" demek ancak ağır eleştiri olarak nitelenebilir, ama hakaret değildir. Tıpkı bir futbolcuya "ezik ezik durma koş ulan" demenin hakaret suçunu oluşturmadığı gibi...
Hakaret suçunun haksız fiile tepki olarak işlenmesine girmiyorum bile
Yeterli mi...