Bardağın yarısı boş mu dolu mu karar veremiyorum bir türlü.
Namağlup yürümek , hele ki şampiyonlar liginde çok güzel de artık açıktan açığa dillendirildiği gibi Napoli deplasmanı dışında zorluk derecesi yüksek hiçbir maçı kazanamadık.
Deplasman karnemiz çok iyi, artık evimize de dödük, bu ligi süpürürüz derken son 4 maçta sadece herkesin tokatladığı Trabzon’u yenebildik.
Diğer taraftan, Benfica maçındaki geri dönüş muhteşemdi, 3 gün sonrasındaki Başakşehir maçı belki mazur görülebilir, Napoli’den totalde 4 puan almak başarı, o yüzden beraberlik iyidir diye de bakılabilir.
Yine de, kazandığımız özgüven biz burada yenilmeyiz değil de biz burada herkesi yeneriz olsaydı keşke (ligde en azından)
Takım hala sezon öncesi hazırlık maçları oynarmış gibi, kopuk kopuk gidiyoruz. Oyuna hükmettiğimiz dakikalar 30 – 35’i geçmiyor ve bu dilimde fırsatını yakaladığımız halde fişi çekemiyoruz. Neredeyse devre arasına girerken hala taşların oturmaması bir yana, bu halimizle bile bu kadar puan toplamak sevindirici diğer taraftan.
Fener maçını alırsak içim çok rahat bir şekilde bardağın yarısı dolu diyebileceğim. Sonrasında Kiev’i de geçip gruptan çıkarsak bırak bardağı sürahi full derim.
FB maçında ters bir sonucu aklımdan bile geçirmek istemiyorum. Kaos içinde başladılar sezona, şimdi medyanın pompaladığı yalandan bir kenetlenme yaşanıyor, tekmeyi yapıştırıp tekrar ait oldukları ortama döndürmek lazım.
Bütün hafta medya maymunlukta zirve yapacak, Allah sabır versin hepimize.