Defanstaki problem, stoperdeki oyuncu tarzımızla genel oyun sistemimizin uyumsuzluğundan kaynaklanıyor. Bu maçta daha da açığa çıktı. Şenol Hocanın da bunun farkında olduğunu düşünüyorum. Bilic döneminde şans bulan ya da gelecek umulan Franco ve Milosevic'i unutması da bundan. Sakin ve set oynayan, orta alanı kapalı takımlarda ikisi de gelecek vaat eden stoperler ancak bizim oyun düzenimiz ve klasik anlamda önlibero kullanmıyor oluşumuz stoperlerin seri, hamleli olmasını gerektiriyor.
Sezon başında Ersan'ın aranacağını konuşsak bende şaşırırdım ama Kasımpaşa maçında bir çok pozisyonda eksikliği hissedildi. Yeterli/yetersiz tartışılır çok falsosu var ama bahsettiğim oyuncu tipine uygun tek stoper Ersan elimizdeki ve sağlıklı/cezasız olduğu her maça ilk 11'de çıkacaktır. Bu sene işini de yapıyor bence.
Onun yeri Milosevic ya da Franco'yla doldurulamaz. İkisinin de potansiyelini inanıyorum hatta Franco bence Bilic döneminin en iyi stoperiydi ancak takım bir yola girdi, bir çok oyuncuyla sistemin uyumu sağlandı. Buradan yakın vadede dönüş olmayacağını göre stoperde yeni bir oyuncu planlamasına girmek gerekecek. Franco psikolojik olarak da kırılgan bir oyuncuydu geri dönüşü mümkün gözükmüyor. En makulu Milo'nun kiralanması, Franco'nun da bonservisiyle elden çıkarılması.
Bunlar işin kolay kısmı ama. Esas sorun sezgisi, hava topunda iyi gözükmesi vs. ile orta üstünü tutturabildiği için çoğu arkadaşın görmediği Rhodolfo'da. Oldukça dengeli bir stoper ama onun üzerine kurulan bir defans hattı yine de bu oyun hızında güven veremeyecektir. İyi oyuncu ama yanlış transfer olduğunu düşünüyorum. Tüm maddi kaynaklar hem seri hem de olgun bir stoper bulup Ersan'ın yanına yerleştirmek için harcanmalı önümüzdeki dönemde bana sorarsanız. Ama Rhodolfo yeni geldi ve onu yedeğe çekecek bir hamleye soyunmak yönetime kolay gelmeyecektir. En çok kaygılandığım husus bu.