Amacın, kaliteli yerli oyuncu yetiştirmekse, altyapı devrimi başlatırsın. Kulüplere, altyapı girişimleri için çok cazip teşvikler verirsin, genç takımların tesislerinin iyileştirilmesine katkı sağlarsın, çimlerinin yenilenmesine sponsor olursun, genç ve yerli oyuncu oynatanlara ekstra kaynak sağlarsın, bütün sezon en çok yerli oynatana basının önünde, görkemli bir törenle ödül verirsin, Türk futboluna yaptığı katkılar için teşekkür edersin, bir miktar vergi kolaylığı sağlarsın...
Sonra, liseden başlayarak okul takımlarına yatırım yaparsın. Bir lig markası yaratırsın, 'Genç Lig' falan gibi. TFF önderliğinde bunları belli, köklü okullara yerleştirirsin. Kadıköy Anadolu Lisesi, Galatasaray Lisesi, Kabataş Lisesi gibi okulların yarıştığı, gerçek stadyumlarda oynanan ligler organize edersin. Aynısını üniversitelerde de devam ettirirsin. Sonra Süper Lig ve 1. Lig kulüplerine dersin ki, 'bu havuzdan birer oyuncu alma zorunluluğunuz var. İster altyapıda oynatın, ister genç takıma verin, ister A takımda deneyin, ister başka yere kiralık gönderin, ama bir oyuncuyu himayenize alacaksınız ve eğitiminden siz sorumlu olacaksınız'.
10 yılda Türk futbolunun marka değerini beşe katlarsın.
Ama yok...
En kısa ve ilkel yol hangisi? Yabancıyı yasaklamak... Salla gitsin. Nasıl olsa benden sonra gelen yönetim başka bir şey uyduracak... Günü kurtar, padişahı üzme, işine bak...