2021/22 Beşiktaş Transfer Sezonu »

[savaş altay]

Atiba'nın önerdiği Richmond Laryea izlediğim kadarı ile çok iyi oyuncu.Rossier'i alabilsek bile bu oyuncuyuda almaya çalışırız umarım.Sol bektede fark yaratıyor.Sağ ayağı kadar.olmasa bile sol ayağınıda kullanıyor ve hücumda sürekli ceza sahası içinde.Sergen Yalçın ile sol bekte bile 5 gol 5 asist yazarım gözüm kapalı.

Birden cok mevkisnin olmasi da hos. Ayagi topa yatkin. Bizim boyle durumlarda liglerinin  kalitesinden cok oyuncunun ligimize yatkinligina bakmamiz lazim. Bazen lig farkinin cok abartildigini dusunuyorum. Oyuncu prof hissedip yasayan birisi ise ve ligimizin ozelliklerine uyumlu ise kap, getir. Lig agimizi genisletmeliyiz. Baska bir devir basliyor.

[ozankarakoc]

...
Şurada sürekli gevelenen bir winnerlık muhabbeti var ya. İşte onların söylemek isteyip de dillerinin dönmediği mevzu budur. Kendin konuşmak yerine başkalarını konuşturmaktır mesele. Gündem malzemesi olmak değil gündem yaratmaktır mesele.

Çok doğru tespit...

Bence Fikret Orman bu alanda doğru işler yaptı. Stat meselesini çok iyi 'pazarladı'. 'Dünyanın en iyi stadı', 'akıllı stat', 'böyle stat hiçbir yerde yok' dendi. Binbir yerde reklamı yapıldı, en popüler dizilere, müzik kliplerine fon oldu... 'Gururlan' gibi kampanyalar çok konuşuldu, bir sürü 'slogan' ortama kazandırıldı. Çok iyi reklam filmleri çekildi, 'Türkiye takımı değil, dünya takımı' vizyonu oluşturulmaya çalışıldı. 'Come to Beşiktaş' meselesinden müthiş kampanya üretildi. Bunlar Beşiktaş'ı 'moda' yaptı... Ayrıca Fikret Orman, zaman zaman patavatsız ve gereksiz açıklamalar yapsa da, rakiplere pek bulaşmadı. 'O benim ağabeyimdir', 'o bizim ustamızdır', 'onsuz Türk futbolu olmaz' gibi ufak tefek jest cümleleriyle herkesin gönlünü aldı. Hepsini toplayınca 'winner' hissi oluştu.

Bugün de benzer adımların atılması lazım ama ben tam tersini görüyorum. Hoca 'futbol duymak istemiyorum, ayaklarımı uzatıp televizyon seyredeceğim' dedi. Başkan 'geçen senenin başında şampiyon olacağız' demiştim, önümüzdeki sezon aynı şeyi söylemeyeceğim, üzerimde baskı oluşturuyor' dedi. Ortada iki tane kötü tasarlanmış tişört dışında şampiyonluğa dair sağlam, elle tutulur malzeme de yok. Pandeminin olumsuz etkilerini hatırlayıp çok da yüklenmek istemiyorum ama 'winner' hissinin bir algıdan ibaret olduğunu unutmamak gerekiyor.

[Gökhan Kurt]

Bazı çakma sol bek savunuculari Kuduruyor.

Şenol Güneş: "Rıdvan Yılmaz çok genç, rüya aleminde gibiydi, çok heyecanlıydı. Onun üstüne gidip geriye koymak istemedim, koruma anlamında dışarıya aldım. Gine maçında yine oynatacağım.''

[yaço58]

Konu dışı ancak şu çifte kupa tişörtleei satışa çıktımı bilginiz var mı çok geç kalıyoruz bu konularda hem forma hemde bu aksiyonlarda

[celiker1]

Defans metrikleri de önemli. Mls ligi hücumcular açısından maden gibidir.

Atiba'nın yalancısıyım!Kanada televizyonuna verdiği röportajda "defansıda iyi" dedi.

[tuncaboylu]

Konu dışı ancak şu çifte kupa tişörtleei satışa çıktımı bilginiz var mı çok geç kalıyoruz bu konularda hem forma hemde bu aksiyonlarda

Bu konuda başarısızlar gerçekten

90.785 tane forma satabilmişiz bu sene. Tamam 290 lira az para değil, alamıyor insanlar.

Hazır şampiyon olmuşken ve yeni senenin formaları çıkmak üzereyken, 2020-21 formalarında %30 indirim uygula ve yap reklamını.

15 gün içinde en az 35-40 bin tane satarsın.

Bunları düşünmek zor değil, Fikret Orman yönetiminde Hüseyin Mican iyi beceriyordu bu işleri.





 

[Sinan23]

Sergen Hoca Villarreal in değerini TV haberlerinden duymuştur. 1 haftadır villa 290 manu 720 diyorlardı.

[Gökhan Kurt]

Bu konuda başarısızlar gerçekten

90.785 tane forma satabilmişiz bu sene. Tamam 290 lira az para değil, alamıyor insanlar.

Yeni sezon formaları 350 TL olur sanırım.

Pazarlama konusunda dediğin gibi biraz gerideyiz abi.

[Gökhan Kurt]

Tomas Vaclik

[Sir Alex Ferguson]

Cenk Sümer:Takım olarak tüm planlar yapıldı.Kağıt üzerinde hepsi not edildi. Hangi oyunucuların kiralık alınabileceği, bonservis değerleri vs.Hepsi araştırıldı. Her oyuncu en az 10 kez canlı izlendi. Elimizde çok geniş liste var.Hocamıza sunacağız. İsteklerine göre yön vereceğiz.

[Necmi]

Görülecek bir hesabımız var sizlerle ...


Robert Lewandowski: "Şampiyonlar Ligi gruplarında en çok Beşiktaş ile eşleşmek istiyorum. Türkiye'nin en iyi takımı. Taraftarına diyecek yok. Kıskanıyorum ve o ortamda gol atmak isterim. Gerekirse kendi kaleme bile atarım o coşkuyu hissetmek için."

gece gece insanın psikolojisini bozuyor
Heyecan arıyorsan rio karnavalına falan git
Sen heyecan duyasın diye biz kalpten i gidelim 😳

[Necmi]

Çok doğru tespit...

Bence Fikret Orman bu alanda doğru işler yaptı. Stat meselesini çok iyi 'pazarladı'. 'Dünyanın en iyi stadı', 'akıllı stat', 'böyle stat hiçbir yerde yok' dendi. Binbir yerde reklamı yapıldı, en popüler dizilere, müzik kliplerine fon oldu... 'Gururlan' gibi kampanyalar çok konuşuldu, bir sürü 'slogan' ortama kazandırıldı. Çok iyi reklam filmleri çekildi, 'Türkiye takımı değil, dünya takımı' vizyonu oluşturulmaya çalışıldı. 'Come to Beşiktaş' meselesinden müthiş kampanya üretildi. Bunlar Beşiktaş'ı 'moda' yaptı... Ayrıca Fikret Orman, zaman zaman patavatsız ve gereksiz açıklamalar yapsa da, rakiplere pek bulaşmadı. 'O benim ağabeyimdir', 'o bizim ustamızdır', 'onsuz Türk futbolu olmaz' gibi ufak tefek jest cümleleriyle herkesin gönlünü aldı. Hepsini toplayınca 'winner' hissi oluştu.

Bugün de benzer adımların atılması lazım ama ben tam tersini görüyorum. Hoca 'futbol duymak istemiyorum, ayaklarımı uzatıp televizyon seyredeceğim' dedi. Başkan 'geçen senenin başında şampiyon olacağız' demiştim, önümüzdeki sezon aynı şeyi söylemeyeceğim, üzerimde baskı oluşturuyor' dedi. Ortada iki tane kötü tasarlanmış tişört dışında şampiyonluğa dair sağlam, elle tutulur malzeme de yok. Pandeminin olumsuz etkilerini hatırlayıp çok da yüklenmek istemiyorum ama 'winner' hissinin bir algıdan ibaret olduğunu unutmamak gerekiyor.

başarıyı yakalamak dışında onu pazarlamakta önemli
500 bin forma sattığımızda o zamanın şartlarına göre ucuzmuydu dolara vursan daha pahalı çıkar pandemi nedeniyle insanlar maçlara gidemiyor zaten beşiktaş için tek para harcayabilecekleri şey forma ve ürünler geçen sene kartal yuvasında alınacak ürün yoktu bari formalara özen göstersinler sezon başında söylemiştim bu formalardan 100 bin satamazlar 50 bin satsalar başarıdır zaten pazarlama diye birşeyde yok
Fikret ırman dönemi beşiktaşın büyüklüğü dost düşman herkesin kafasına çakıldı basınada sürekli malzeme verildi renkliler ikinci plana atıldı
Şimdi bakıyorum rastlantıyla şampiyon olmuş anadolu takımı gibi davranan yönetim ve teknik kadro var sergeni eleştirim bu konuda tamam ilk şampiyonluğun yormuştur ama yorgunluğunu içinde yaşa bu kulübün ilk şampiyonluğu değil
Evet sezondan kaynaklanan zorluk vardı ama bu söylemler gelecek için hiçde iyi değil bu sene kötü başlayıp puan saçtık gelecek sene bu seneden çok daha kolay olacak bizim için ama bu söylemlerle kolayı zor yapacaklar

[Necmi]

Tamam para saçın demiyoruz sen yine bildiğin gibi davran ama basın karşısında fakir edebiyatı yapma bu yönetimin ağlaklığı usandırdı artık 
Geldiklerinde yönetim için anadolu kulüp yöneticisi zihniyetindeler demiştim fikrim değişmedi ihtiyacımız olan mevkilere hedeflediğimiz oyuncuları alacağız demek bu kadar zormu millet nasıl pazarlık yaptığınızımı soruyor ne diye zırt pırt çıkıp şu kadar verebiliriz şundan fazlasını verecek gücümüz yok diye fakirlik edeniyatı yapmaya ihtiyaç duyuyorsun
Nedeni belli yarın tutmazsa transfer elinde bahane olsun isteniyor paramız buna yetti diyebilmek için kendi prestijlerini korumak için beşiktaşın prestijini yerle bir ediyorlar sergen hulkun bütçesi uygundu çok istedim ama gidip cenki aldılar dedi bu arada hulklada anlaşılmış ama niyetleride yokmuş boktan bir brezilya takımına geçildik imajı yarattılar yönetimden birileri sergenin isteğini yapmamaya inat etmiş belliki sergen laf olsun diye konuşmaz böyle şeyleri
Aslında konuşmasında hangi yöneticilerle iyi olduğunu hangileriyle olmadığını ima ederek bazılarını hedef yaptı bunun sonuçlarını yaşarız ciddi şekilde sergene karşı olan yöneticiler var belliki ve sergene husumetleri beşiktaşın başarısının önüne geçiyor sergenin konuşmasından ben bunu anladım

[ozankarakoc]

başarıyı yakalamak dışında onu pazarlamakta önemli
500 bin forma sattığımızda o zamanın şartlarına göre ucuzmuydu dolara vursan daha pahalı çıkar pandemi nedeniyle insanlar maçlara gidemiyor zaten beşiktaş için tek para harcayabilecekleri şey forma ve ürünler geçen sene kartal yuvasında alınacak ürün yoktu bari formalara özen göstersinler sezon başında söylemiştim bu formalardan 100 bin satamazlar 50 bin satsalar başarıdır zaten pazarlama diye birşeyde yok
Fikret ırman dönemi beşiktaşın büyüklüğü dost düşman herkesin kafasına çakıldı basınada sürekli malzeme verildi renkliler ikinci plana atıldı
Şimdi bakıyorum rastlantıyla şampiyon olmuş anadolu takımı gibi davranan yönetim ve teknik kadro var sergeni eleştirim bu konuda tamam ilk şampiyonluğun yormuştur ama yorgunluğunu içinde yaşa bu kulübün ilk şampiyonluğu değil
Evet sezondan kaynaklanan zorluk vardı ama bu söylemler gelecek için hiçde iyi değil bu sene kötü başlayıp puan saçtık gelecek sene bu seneden çok daha kolay olacak bizim için ama bu söylemlerle kolayı zor yapacaklar

Tamamen aynı fikirdeyim.

Bir tek Sergen Hoca'nın söylemlerine çok takılmamak gerekiyor galiba Örneği ben verdim ama bir yandan da son röportajında söylediği şeyler başka türlü düşünmeme neden oldu... "Bu sene şampiyon olduk, iki kupa aldık. Ee? Ne oldu şimdi? Görevimizi tamamlamış mı olduk? Seneye başarısız olursak, 'geçen sene şampiyon olmuştuk' mu diyeceğiz? Bu böyle bir iş değil. Bu sezon geçti gitti. Artık hiçbir önemi yok. Benim için önemli olan sürdürülebilir başarı."

Anladığım kadarıyla 'sürdürülebilir başarı' konusu, Sergen Hoca'yla yönetimi karşı karşıya getiriyor. Yönetim (ve tabi biraz da ülkenin gerçeklerinden hareketle) kısa vadeli çözümlerle, yara bantlarıyla, buz tedavileriyle takımı ayakta tutmaya çalışıyor. Son saniyede yapılan transferler, sakat oyuncuların 'hadi inşallah' denerek alınması, 'elindeki kalecilerle idare et' meselesi...

Bu sene hem Rosier, hem Ghezzal, hem de Aboubakar giderse ne olacak? Mario Gomez ve Sosa'nın gidişi gibi sudan çıkmış balığa döneceğiz. Ghezzal tipinde oyuncu alalım derken 'sen Gökhan Töre'yle idare et' denecek. Rosier'in yerine iyi ama onunla alakasız özelliklere sahip bir sağ bek alınacak. Aboubakar'ın yerine tecrübeli ama 2 metre boyunda bambaşka özellikleri olan bir pivot santrfor getirilecek... Sonra dön kara tahtanın başına, bütün bildiklerini unut, baştan başla...

Umarım mevcut maddi şartlarla ve yönetim anlayışıyla Sergen Hoca'yı memnun edecek bir orta yol bulunabilir.

[Necmi]

Cenk Sümer:Takım olarak tüm planlar yapıldı.Kağıt üzerinde hepsi not edildi. Hangi oyunucuların kiralık alınabileceği, bonservis değerleri vs.Hepsi araştırıldı. Her oyuncu en az 10 kez canlı izlendi. Elimizde çok geniş liste var.Hocamıza sunacağız. İsteklerine göre yön vereceğiz.

al işde doğru yönetici açıklaması
Bu kadar işde işin mali boyutunu neden katacaksın geçen sene ispatlandı bu sene kredi var hepimiz geçen sene başında yaşadıklarımızla ağzımızın payını aldık kimse baştan bu kim demez artık sergene güvenir sen perde arkasında yap pazarlığı bunu kimsenin bilmesine gerek yok pahalı gelirse almazsın ama gündeme taşımadığın içinde kimse bilmez bunu

[ozankarakoc]

Maddi kriz durumlarda yapılacak en iyi şey, para edecek fikirler bulmak. Bağış etkinliği düzenlemek güzel ama tembellik... En az çabayla para kazanma yöntemi... Kaybettiğin prestij falan da cabası... Onun yerine kampanyalar üreteceksin. Her olaydan bir kampanya çıkaracaksın... 'Beşiktaş donanması' diye bir şey girdi hayatımıza. Müthiş bir şey bu. Dünyanın her yerinden paylaşımlar yapılıyor, insanlar gözlerine inanamıyorlar... Bunu markalaştır, kullan! Ürüne dönüştür, belgesele dönüştür, yapabileceğin bir sürü şey var. Takım 2 kupa almış, tişörtler rezil gibi. Kim o tişörtü alıp sokakta gezer ki... Hatıra olarak alırsan alırsın, gerisi hikaye... Maçta da giyesin gelmez, sezon geçmiş, yeni sezon başlamış... Ne yaparsın? Çok şık ürünler tasarlarsın, onları da şık hatıra kutularına koyarsın. Hediyelik... İki katı fiyata satarsın ama insanlar almak için delirirler... Öyle bir anı olur ki, evinin baş köşesinde durur. Şimdi o tişörtü alıp ne yapacağım ben? Katla, çekmeceye koy.

'Efendi Beşiktaş', 'Gururlan', 'Come to Beşiktaş'... Bunlar çok önemli hareketlerdi. 'Efendi Beşiktaş'ın logosunu unutan var mı? Hepiniz hatırlıyorsunuzdur. Yılmaz Erdoğan'ın sesinden o reklam filmini? Aynı şekilde... Renklilerin bile dilinden hiç düşmedi 'Efendi Beşiktaş'... Gururlan logosunu hatırlıyor musunuz? Unutulur gibi değil. 'Gururlan' deyince aklınıza ne geliyor? 'Gururlan burası Beşiktaş' sözü, 112. yıl marşı... 'Come to Beşiktaş'ı unutmak mümkün mü? Transfer videolarında kullanılan, sonra statta gol atılınca da çalınan hareketli şarkı... Bunlar, markayı marka yapan şeyler... Markalaşmanın özü bu.

Sonra Kartal Yuvası... Siz ne düşünüyorsunuz bilmiyorum ama, ben, Kartal Yuvası'nda beğendiğim hiçbir şey bulamıyorum! 'Al sana sonsuz kredi, gir, istediğini al çık' deseler, forma ve bir iki antrenman tişörtü dışında hiçbir şey almam. Dünyanın en amatör tasarımları, Mahmutpaşa işi aksesuarlar, çirkin çirkin anahtarlıklar... Oğlum doğduğunda birisi 'yeni doğan kartal' seti getirmişti. Nerdeyse bana oluyordu tulum. Özensizlik had safhada... Neden böyle oluyor, hiç anlamıyorum. Kar marjı düşük diye mi önemsemiyorlar, nedir...

[ozankarakoc]

al işde doğru yönetici açıklaması
Bu kadar işde işin mali boyutunu neden katacaksın geçen sene ispatlandı bu sene kredi var hepimiz geçen sene başında yaşadıklarımızla ağzımızın payını aldık kimse baştan bu kim demez artık sergene güvenir sen perde arkasında yap pazarlığı bunu kimsenin bilmesine gerek yok pahalı gelirse almazsın ama gündeme taşımadığın içinde kimse bilmez bunu

Hiç. O kadar basit ki aslında...

Eskiden abuk sabuk açıklamaları kenarda köşede kalmış yöneticiler yapardı, kulüp tekzip eder, tepki gösterir ya da görevden alırdı. Şimdi en söylenmeyecek sözleri başkan seviyesinde insanlar söylüyor... Garip bir noktaya geldi iş...

[Necmi]

Tamamen aynı fikirdeyim.

Bir tek Sergen Hoca'nın söylemlerine çok takılmamak gerekiyor galiba Örneği ben verdim ama bir yandan da son röportajında söylediği şeyler başka türlü düşünmeme neden oldu... "Bu sene şampiyon olduk, iki kupa aldık. Ee? Ne oldu şimdi? Görevimizi tamamlamış mı olduk? Seneye başarısız olursak, 'geçen sene şampiyon olmuştuk' mu diyeceğiz? Bu böyle bir iş değil. Bu sezon geçti gitti. Artık hiçbir önemi yok. Benim için önemli olan sürdürülebilir başarı."

Anladığım kadarıyla 'sürdürülebilir başarı' konusu, Sergen Hoca'yla yönetimi karşı karşıya getiriyor. Yönetim (ve tabi biraz da ülkenin gerçeklerinden hareketle) kısa vadeli çözümlerle, yara bantlarıyla, buz tedavileriyle takımı ayakta tutmaya çalışıyor. Son saniyede yapılan transferler, sakat oyuncuların 'hadi inşallah' denerek alınması, 'elindeki kalecilerle idare et' meselesi...

Bu sene hem Rosier, hem Ghezzal, hem de Aboubakar giderse ne olacak? Mario Gomez ve Sosa'nın gidişi gibi sudan çıkmış balığa döneceğiz. Ghezzal tipinde oyuncu alalım derken 'sen Gökhan Töre'yle idare et' denecek. Rosier'in yerine iyi ama onunla alakasız özelliklere sahip bir sağ bek alınacak. Aboubakar'ın yerine tecrübeli ama 2 metre boyunda bambaşka özellikleri olan bir pivot santrfor getirilecek... Sonra dön kara tahtanın başına, bütün bildiklerini unut, baştan başla...

Umarım mevcut maddi şartlarla ve yönetim anlayışıyla Sergen Hoca'yı memnun edecek bir orta yol bulunabilir.

sergen akıllı biri sözlerinin nereye gittiğini görüp düzeltme yapmış
Yönetim için aynı şeyi söyleyemeyeceğim hata üstüne hata yapıyorlar ya oyuncunun masşını ödemenin başarı olduğunu sunuyorlar 670 m kredi çektik diyor birde oyuncunun maaşını ödeyemeseydin bari bir sezonda borcun üzerine bir milyar eklemişsin bana oyuncu maaşını ödedim diye büyük iş yapmış gibi lanse ediyorlar
Acayip uyuz oldum
Tamam zor koşullar ciddi mali sorunlar var ama şampiyon olamasaydık bu bir milyarı nasıl açıklayacaklardı merak ediyorum ekonomik davrandılarda karmı ettik yaptıkları saçmalıklar yüzünden tasaruf ettikleri paralar tazminata gitti
Bu sene forma satamamanın en büyük nedeni yapılan fakirlik edebiyatına taraftarın tepkisi yoksa kulübün ihtiyacı olduğunu bilen taraftar kartal yuvasında çöp satsan yinede gider alır
Bunlar satışlar için en ufak hamle dahi yapmadılar ben hiç duymadım yaptılarsada
Haksızlıkta etmek istemiyorum belkide pandemi koşulları yüzünden kasıtlı olarak taraftarı teşvik etmemişlerdir

[Necmi]

Maddi kriz durumlarda yapılacak en iyi şey, para edecek fikirler bulmak. Bağış etkinliği düzenlemek güzel ama tembellik... En az çabayla para kazanma yöntemi... Kaybettiğin prestij falan da cabası... Onun yerine kampanyalar üreteceksin. Her olaydan bir kampanya çıkaracaksın... 'Beşiktaş donanması' diye bir şey girdi hayatımıza. Müthiş bir şey bu. Dünyanın her yerinden paylaşımlar yapılıyor, insanlar gözlerine inanamıyorlar... Bunu markalaştır, kullan! Ürüne dönüştür, belgesele dönüştür, yapabileceğin bir sürü şey var. Takım 2 kupa almış, tişörtler rezil gibi. Kim o tişörtü alıp sokakta gezer ki... Hatıra olarak alırsan alırsın, gerisi hikaye... Maçta da giyesin gelmez, sezon geçmiş, yeni sezon başlamış... Ne yaparsın? Çok şık ürünler tasarlarsın, onları da şık hatıra kutularına koyarsın. Hediyelik... İki katı fiyata satarsın ama insanlar almak için delirirler... Öyle bir anı olur ki, evinin baş köşesinde durur. Şimdi o tişörtü alıp ne yapacağım ben? Katla, çekmeceye koy.

'Efendi Beşiktaş', 'Gururlan', 'Come to Beşiktaş'... Bunlar çok önemli hareketlerdi. 'Efendi Beşiktaş'ın logosunu unutan var mı? Hepiniz hatırlıyorsunuzdur. Yılmaz Erdoğan'ın sesinden o reklam filmini? Aynı şekilde... Renklilerin bile dilinden hiç düşmedi 'Efendi Beşiktaş'... Gururlan logosunu hatırlıyor musunuz? Unutulur gibi değil. 'Gururlan' deyince aklınıza ne geliyor? 'Gururlan burası Beşiktaş' sözü, 112. yıl marşı... 'Come to Beşiktaş'ı unutmak mümkün mü? Transfer videolarında kullanılan, sonra statta gol atılınca da çalınan hareketli şarkı... Bunlar, markayı marka yapan şeyler... Markalaşmanın özü bu.

Sonra Kartal Yuvası... Siz ne düşünüyorsunuz bilmiyorum ama, ben, Kartal Yuvası'nda beğendiğim hiçbir şey bulamıyorum! 'Al sana sonsuz kredi, gir, istediğini al çık' deseler, forma ve bir iki antrenman tişörtü dışında hiçbir şey almam. Dünyanın en amatör tasarımları, Mahmutpaşa işi aksesuarlar, çirkin çirkin anahtarlıklar... Oğlum doğduğunda birisi 'yeni doğan kartal' seti getirmişti. Nerdeyse bana oluyordu tulum. Özensizlik had safhada... Neden böyle oluyor, hiç anlamıyorum. Kar marjı düşük diye mi önemsemiyorlar, nedir...

bunun adına ne dendiğini iyi biliyorumda söyleyemiyorum haksızlık olmasın diye pandemi nedeniyle üründe çıkaramazsın belki bu noktada özürleri vardır çok olağan dışı koşullar taşıyoruz üretim zaten durdu temel ihtiyaçlar üzerinden dönüyor bir yıldır
Mazeretleri var yanlış ama yanlışa yanlış diyemiyorum
Gerçekten ekonomik şartlar yüzünden eleştirmek istemiyorum çenelerini tutsunlar yeter tutamayınca bu sefer bizde hesap yapmaya başlıyoruz

[ozankarakoc]

bunun adına ne dendiğini iyi biliyorumda söyleyemiyorum haksızlık olmasın diye pandemi nedeniyle üründe çıkaramazsın belki bu noktada özürleri vardır çok olağan dışı koşullar taşıyoruz üretim zaten durdu temel ihtiyaçlar üzerinden dönüyor bir yıldır
Mazeretleri var yanlış ama yanlışa yanlış diyemiyorum
Gerçekten ekonomik şartlar yüzünden eleştirmek istemiyorum çenelerini tutsunlar yeter tutamayınca bu sefer bizde hesap yapmaya başlıyoruz

Tamamen aynı fikirdeyim.

[MUSTAFA_]

bunun adına ne dendiğini iyi biliyorumda söyleyemiyorum haksızlık olmasın diye pandemi nedeniyle üründe çıkaramazsın belki bu noktada özürleri vardır çok olağan dışı koşullar taşıyoruz üretim zaten durdu temel ihtiyaçlar üzerinden dönüyor bir yıldır
Mazeretleri var yanlış ama yanlışa yanlış diyemiyorum
Gerçekten ekonomik şartlar yüzünden eleştirmek istemiyorum çenelerini tutsunlar yeter tutamayınca bu sefer bizde hesap yapmaya başlıyoruz

Başka övünebilecekleri bir şey yok. Tek övunecekleri konu o. Ne yapsınlar onu da konuşmazsalar ellerinde bir şey kalmıyor. Yönetim, futbolcular ve Sergen arasında şampiyonluğa en az katkısı olan yönetim. Hatta çoğu sefer köstek de oldular. Fakir edebiyatı yöneticilerin genlerinde var ve artık mide bulandırıyor. Sen transferini yap. Beğenen beğensin. Kötü çıkarsa da eleştirsin. Fakir edebiyatı yapınca suçunu hafifletmiyorsun.

[yaço58]

https://twitter.com/sercan_dikme/status/1398377058913357825?s=19
Bu sene ligin en iyi çıkış yapan orta sahasıydı Mahmut Taylan ve dorukhsnıjn alındığı milli kadroya büyük ihtimalle bizimle anlaştı diye alınmadı yoksa mantıklı bir açıklaması yok seneye inşallah sergen hoca ile daha da iyi olur bu sene herkes beğenerek izlemiştir Salihi makul ve güzel transfer oldu kenanıda yanına eklememiz lazım bir şekilde

[caner.eryigit]

gece gece insanın psikolojisini bozuyor
Heyecan arıyorsan rio karnavalına falan git
Sen heyecan duyasın diye biz kalpten i gidelim

 

[savaş altay]

Cenk Sümer:Takım olarak tüm planlar yapıldı.Kağıt üzerinde hepsi not edildi. Hangi oyunucuların kiralık alınabileceği, bonservis değerleri vs.Hepsi araştırıldı. Her oyuncu en az 10 kez canlı izlendi. Elimizde çok geniş liste var.Hocamıza sunacağız. İsteklerine göre yön vereceğiz.

Zaten sergen'de bitecek is, kafam bundan rahat fakat begendigimiz oyunculari kapip getirebilecek miyiz mesele burada.

[ilhan mansız]

90 bin civarı forma satmanız çok normal,, covid sürecinin bu sektörü olumsuz etkilediği bir gerçek, sahamızda 25 maç oynamadık, insanlar maça geldiklerinde Kartal yuvalarından alışveriş yapıyordu, o alışverişlerden ciddi ciro kaybı olmuştur,,