bak yazdım anlamamışsın sence olmayacağı gibi bencede olmaz
Beşiktaş efsanelerini kişiler seçmez. ha tarihde benim için iz bırakmış sevdiğim oyuncuları benim için özel
yeri olanları söylüyorsan bir ayrım yapmıyorum Beşiktaşa katkı veren her oyuncuyu sevmişimdir. Hiç bir oyuncuyu
diğerinden ayırmam heleki bir takımın yarattığı başarıyı içinden üç oyuncuyu cımbızla çekip onlara yamamam.
benim Beşiktaşa bakış açım senin baktığın gibi değil mesela senin yaptığın gibi yapıp sürekli Beşiktaşı
övmem biz neden kendimizi övelim birileri bizi övsün değerli olan odur.
sen değerleri sınıflandırıyorsun peki daha önemlisi Beşiktaşı ilk şampiyon yapan takım önemli değilmi
100. yıl şampiyonluğumuzun değeri diğerlerinden fazla değil benim için diğer oyuncuların suçu ne Beşiktaşın
yüzüncü yılında futbolcusu olamamakmı. 100. yıl şampiyonluğu anlam olarak güzel ama bu onu diğerlerinden
daha değerli yapmaz ilk şampiyonluğu veren kadroya ayıp etmiş olursun hangisi daha değerli Beşiktaşın ilk
şampiyonluk kupasını müzeye koymakmı yoksa 100. yıl kupasımı şimdi ilk kupayı kazananların kim olduğunu
bulmak için araştırma yapmak zorundasın bunlar zamanla Beşiktaş tarihinde yerini alacak arşivlerde olacak
ama efsaneler başka bir şey onlar ölmez sürekli yaşar yaşatılır Bundan bin yıl sonra Beşiktaş hala varsa
şeref beyde baba hakkıda olacak. ama bırak şampiyon yapan kadroları şampiyonluklar hatırlanmayacak bile.
Kulüp efsaneleriyle efsane futbolcular arasındaki farkı vurguladım zaten. Kulüp efsaneleri elbetteki çok ayrı ve çok özel bir yere sahiptir. Anladığım kadarıyla sen sadece kulübe mâl olmuş olan kulüp efsanelerini efsane olarak kabul ediyor ve futbolcuları ise efsane kategorisinde kabul etmiyorsun. Bu da senin görüşün.
Beşiktaş hakkında yaptığım övgülerim gerçekler iyicene bilinsin ve duyulsun diye ve diğerleriyle Beşiktaş arasındaki fark daha açık ve net olarak belli olsun diyedir. Beşiktaş'ın değerlerini, armasını, sembolünü, Türkiye'nin en sevilen ve en sempatik kulübü olduğunu ve bunun yanı sıra ilklerini, rekorlarını, kupalarını, şampiyonluklarını, sportif başarılarını vurguluyorum ki bütün bunların toplamı yani Beşiktaş varlığının tümü Beşiktaş'ın Dünya'nın en iyi ve en değerli kulübü olmasını sağlıyor. Beşiktaşlılar olarak bizler bunları yazmazsak, söylemezsek, anlatmazsak Beşiktaş'ın Dünya'nın en iyi ve en değerli kulübü olduğunu başkaları nasıl bilsin ki?
Şampiyonlukların değeri meselesine gelince...
Türkiye Futbol Şampiyonası'nda olsun Millî Küme'de olsun Federasyon Kupası'nda olsun Süper Lig'de olsun tüm bu organizasyonlarda toplamda elde etmiş olduğumuz 19 Türkiye şampiyonluğumuzun hepsi de önemlidir ve değerlidir; fakat kanımca bazı şampiyonluklarımız diğerlerinden daha özeldir ve daha değerlidir.
Mesela futboldaki ilk Türkiye şampiyonluğumuz olan Türkiye Futbol Şampiyonası'nda kazandığımız 1934 yılı Türkiye şampiyonluğumuzu ayrı bir yere koyarım. Çünkü o şampiyonluğumuz Beşiktaş olarak futbolda elde ettiğimiz ilk ülke şampiyonluğumuzdur, ilk Türkiye şampiyonluğumuzdur.
Süper Lig'de 13 maç üst üste galip gelerek ligde üst üste galibiyet elde etme rekoru kırdığımız 1959-1960 sezonu Türkiye şampiyonluğumuz da özel bir yerdedir. Üzerinden 50 yılı aşkın süre geçmesine rağmen 13 maç üst üste galip gelme rekorumuz hâlâ başka bir takım tarafından kırılamadı da egale de edilemedi şükürler olsun.
14 yıl şampiyon olamadıktan sonra şampiyonluğa hasretimizin 15. yılında 1982 yılında elde ettiğimiz 1981-1982 sezonu şampiyonluğumuzu da ayrı bir yere koyarım.
1989 yılında 10-0 kazanarak Süper Lig'in gol rekorunu kırdığımız 1989-1990 şampiyonluğumuza da ayrı bir değer veririm.
Süper Lig'i yenilgisiz şampiyon olarak tamamlayarak hâlâ egale edilemeyen 1991-1992 sezonu namağlup şampiyonluğumuzun da nazarımda özel bir yeri vardır. Bu dönem Beşiktaşımız için çok özeldir; çünkü o dönemde 1990-1991, 1991-1992 ve 1992-1993 sezonlarında ligde toplamda 48 maç üst üste yenilmeyerek yine hâlâ kırılamamış olan en uzun süre yenilmezlik rekorumuzla Yenilmez Armada Beşiktaş olmuştuk.
1903 yılındaki kuruluşumuzdan 100 yıl sonra 2003 yılında 100. yılımızda elde ettiğimiz şampiyonluğumuza da ayrı bir değer veririm. 100. yıl şampiyonluğumuzda 2002-2003 sezonunda renklilerle oynadığımız toplam 4 derbi maçın 4'ünü de kazanarak Beşiktaş-Fenerbahçe-Galatasaray rekabetinde Süper Lig'de 4 derbi maçın 4'ünü de kazanan ilk ve tek takım olmuştuk. Bildiğim kadarıyla bu rekorumuz hâlâ egale edilemedi. Ayrıca bir rekor daha kırdık ki o rekorumuz da o 4 derbi maçımızın 4'ünü de hiç gol yemeden kazanma rekorumuzdur. 100. yıl sezonumuzda renkliler bize lig derbilerimizde 1 tek gol bile atamadan içerde dışarıda yenildiler; diğer açıdan söylersek 100. yıl sezonumuzda renklileri içeride dışarıda 1 tek gol yemeden yendik Allah'a şükürler olsun. 100. yıl sezonunda elde ettiğimiz diğer bir rekorumuz da puan rekorumuz oldu. 2002-2003 sezonunda 100. yıl sezonumuzda elde ettiğimiz 85 puanla 34 haftalı lig dönemlerinin puan rekorunu kırdık ve elde etmiş olduğumuz 85 puanlık rekorumuz hâlâ hem kırılamadı hem de egale de edilemedi.
Geçen sezon elde ettiğimiz 2015-2016 sezonu şampiyonluğumuza da ayrı bir değer veriyorum. Çünkü 2015-2016 sezonunda iç saha maçlarımızı son 3 iç saha maçımız hariç kendi stadyumumuzda oynamadık ve 2015-2016 sezonunda elde ettiğimiz şampiyonlukla bildiğim kadarıyla Süper Lig'de stadsız şampiyon olan ilk takım olarak bir ilke daha imza attık.
Bunlar benim kişisel değerlendirmelerim. Elbetteki farklı değerlendirmelerde bulunanlar da olabilir. Herkesin aynı görüşte olması mümkün değil. Ama dediğim gibi futbolda elde etmiş olduğumuz 19 Türkiye şampiyonluğumuzun 19'u da bizim için önemli ve değerlidir.
Beşiktaşımızın bazı ilklerini, başarılarını, şampiyonluklarını anlatıyorum da görüyoruz ki orda rekor burda rekor şurda rekor ve kupalarla, şampiyonluklarla dolu bir tarihimiz var.
İşte bunların da sayesinde ve katkısı sonucunda Dünya'nın en iyi ve en değerli kulübü oluyoruz.
Beşiktaş; Bereket Jimnastik Kulübü ismiyle kurularak kökü bereketli bir kulüp olmasıyla, ekserisi saraya mensup ailelerin çocukları tarafından kurulması ve daha sonra da futbol takımının halkın takımı olarak bilinip tanınmasıyla halkın takımı Beşiktaş olmasıyla ve böylelikle hem saraylı olmayı hem de halktan olmayı kendi bünyesinde birleştirmiş olmasıyla, kuruluşundan bugüne kadar sahip olduğu değerleri olan; dürüstlüğü, efendiliği, mütevaziliği, centilmenliği, sportmenliği, rakiplerine saygısı ve hürmeti ve vefası ve diğer değerleriyle, aşkıyla, sevdasıyla ve eşsiz ruhuyla, değerlerini Şeref Bey, Baba Hakkı, Süleyman Seba gibi efsaneleriyle yaşatıp herkese örnek olmasıyla, armasının ortasında, kalbinde Türk bayrağı bulundurup armasının içindeki Türk bayrağının şeklini armasının dışının şekliyle aynı şekilde yaparak sporda kulüpler bazında Türkiye demek olmasıyla, armasındaki ay-yıldızın tüm yıldızlara bedel olmasıyla, muhteşem sembolü kartalla, dünya sporundaki en güçlü ve en üstün spor anlayışı olan rakibine centilmenlik ölçüleri içinde kara kartallar gibi durmaksızın saldırmak anlayışına sahip olmasıyla, spordaki temel ilkelerinden birinin şerefinle oyna hakkınla kazan ilkesi olmasıyla, dünyanın en güzel şehri olan İstanbul'da ve dünyanın en güzel yeri olan İstanbul Boğaziçi'nin yanıbaşında kurulu bulunmasıyla, stadyumu olan Şeref Bey Stadyumu'nun dünyanın en güzel yeri olan İstanbul Boğazı'nın yanıbaşında bulunmasıyla, kolonlarıyla Kolezyumu ve elips şeklindeki yapısıyla uzay gemisini andıran muhteşem stadyumuyla, hem kulübün genelinin hem de amiral gemisi olan futbol takımının ilkleri, rekorları ve başarılarıyla, kolej takımı Beşiktaş olarak nam salmasıyla, Yenilmez Armada Beşiktaş ünvanını almasıyla, 100. yılında şampiyon olmasıyla, şerefli olmayan şampiyonluklardansa şerefli 2.likleri tercih etmesiyle, defalarca ve defalarca çok büyük haksızlıklara uğramış ve şampiyonlukları çalınmış olmasına rağmen efendiliğinden hiç ödün vermeyip 'Biz bu kulübe haram kupa sokmayız!' anlayışına sahip olmasıyla, desibel rekorları kıran ateşli taraftarlarıyla, taraftarlarının 'Bir gün herkes Beşiktaşlı olmasın, bırakın o ayrıcalık bizde kalsın' anlayışına sahip olmasıyla, söz ve müzikalite olarak yüksek kaliteli marşlara, şarkılara ve türkülere sahip olmasıyla, müzesinin kupalarla dolu olmasıyla, sempatik ve sevimli olması ve Türkiye'nin en sempatik ve en sevilen kulübü olmasıyla, eskilerin tabiriyle cihanşümul, yenilerin tabiriyle evrensel bir kulüp olmasıyla ve diğer üstün özellikleriyle Dünya'nın en iyi ve en değerli kulübüdür.
Viva Beşiktaş!
Yaşasın Beşiktaş!
Bir sevdadır Beşiktaş...
Bir sevdadır Beşiktaşk...