Ali şaşal bir örnektir, çoğaltılabilir, zira verilen isimler birinci kaleci olarak değil türk kontenjanının tamamlanması için yazılan isimlerdir. Boyko kalecilik kumaşı olarak en az tolga kadar kaliteli. yurtdışına çıkmış birinin gittiği takımda hele ki Tolga gibi sinsi karakterde bir adamın tahakkümünün olduğu bir takımda kendini kabul ettirmesi ve özgüvenli hareket edebilmesi kolay değildir. Alıştığı zaman görülecektir ki Tolga yanında nal toplayacaktır. Tolga denen adam kendi kendine misyon yüklemeye çalışıp olgun olduğunu gösteren aslında karakter oluşumu oturmamış biridir. Birçok örnek verebilirim kullandığı ifadelerden ve davanış tarzından, sadece konuşurken kendinden emin bir görüntü vermeye ÇALIŞMASI dahi yeterli bu çıkarımda bulunmak için.
Şimdi gelelim fikrini ifade etmeye çalıştığın kısma;
Ne kadar takip ediyorsun bilmem ancak taraftarlar arasında bir anket yapsan kalede tolga kalsın diyenlerin sayısı %1 ancak olur. herhangi bir toplumda çoğunluğun kabul ettiği makul düzenlemeler kanun sayılır, burada da çoğunluk hakaret etmeden adamı tabiri caizse itin götüne sokmadan tolga denen şahsa "çek git" diyor, dolayısıyla makulluk ölçüsüde oluşmuş oluyor. "ezik" ifadesi için hakaret demişsin. Genel kültür olsun diye kısaca izah edeyim sanaBir kişiye açık açık "geri zekalı", "aptal", "hayvan", vb. gibi sözler söylemenin hakaret suçunu oluşturacağı kuşkusuzdur. Kaba ve nezaketsiz davranışlar ise hakaret suçunu oluşturmaz. Örneğin, Kıyafet alan birine, “bu kıyafet size olmaz, siz şişmansınız” demek hakaret değildir.
Beddua niteliğindeki sözler de hakaret suçunu oluşturmaz. Örneğin, "allah seni bildiği gibi yapsın", "allah belanı versin", gibi sözler beddua niteliğinde sözler olduğundan hakaret suçu olarak kabul edilmemektedir.
Bu kısa bilgilerden sonra gelelim izahatimizin son kısmına kamuoyu tarafından yaptıkları işler nedeniyle bilinen, tanınan kişilere yönelik eleştiriler, normal kişilere yöneltilen eleştirilerden daha sert ve ağır olabilir. Bu kişilerin normal kişilere göre eleştiriye daha açık olmaları ve eleştiriye tahammül etmeleri gerekir. Bir siyasetçiye, "senden bu memlekete hayır gelmez, bütün memleketi sattın" demek ancak ağır eleştiri olarak nitelenebilir, ama hakaret değildir. Tıpkı bir futbolcuya "ezik ezik durma koş ulan" demenin hakaret suçunu oluşturmadığı gibi...
Hakaret suçunun haksız fiile tepki olarak işlenmesine girmiyorum bile
Yeterli mi...
Şimdi yedek kalecinin de aynı zamanda bir kalibrede olması gerekiyor. Sadece kontenjan doldurması değil. Birincisi bu. Durumu sürekli kendini haklı çıkarmak üzerine kurgulayıp duruyorsun. Ali Şaşal ya da başka bir transfer bu konuda Tolga'dan daha iyi bir alternatif olamaz. O yüzden söylediğin şey baştan sona anlamsız ve haksız. Şunu anlaman lazım, Tolga yerine önereceğin insan hem kontenjanı dolduracak, hem en az onun kadar tecrübeli ve yeterliliği olacak ve mali olarak en fazla onun kadar zorlayacak. Sen bu koşullardan birini gerçekleştirebilen bir adamı çözüm gibi sununca dolayısıyla yetersiz ve düşünülmemiş bir cevap veriyorsun. Bana isim ver.
Boyko iyi bir performans gösterseydi, kimse onu yedekte tutamazdı. Şampiyonluğu egoya tercih edecek bir teknik direktörü eleştirirsin o zaman da, Tolga'yı değil.
Sen burada Tolgaya sinsi derken, ki bu ayrıca bir saçmalık, aynı zamanda onu oynatmayan teknik ekibi de suçlamış oluyorsun. Ayrıca bir insanın karakteri hakkında bu denli net yargılarda bulunabilmen için ciddi bir psikanaliz çalışma geçmişinin olması lazım ki o bile instagramdan karakter tahlili yapmana yetmez. Medya denilen mefhum kendi başına bir perdedir çünkü. Konumuz bu değil ama.
Beşiktaş'ı sürekli takip ediyorum. Baya baya takip ediyorum hatta. Bahsettiğim hataya yine düşmüşsün. Taraftarın %1'i dediğin şey senin kurgundur sadece. Ve bunu kanun kabul etmen seninle ilgili bir şey. Keza benim etrafımdaki Beşiktaşlıları katarsan hesaba, o %1 lik dilim % 70 çıkar. Bu tip muamma ifadeler cidden saçma. Tüm koşulları açıklar nitelikte bir genel anket yaparsın, sonuçları yazarsın, o zaman üzerine konuşulmaya değer bir şey çıkar. Senin ifadelerin kanun değil? Bunu inşallah bu sefer kavrayabilirsin. Zira bir zorluk çekiyorsun.
Aptal insana aptal demek hakaret değildir

. Bunu savunabilirsin. Çok önemsemiyorum bunu. Ama yukarıda bahsettiğim gibi biri sırf seni engelledi diye, sadece olumlu yorumları bırakıyor diye eziklikle suçlamak cidden geçerli bir durum değil. İnsanların kendi mekanlarıdır bahsettiğin yerler. Dışarıya açık olması, oranın nasıl kullanılacağına dair bir anonimlik göstermez. Mekan sahibi istediği gibi yönetir orayı ve buradan kişilik analizi yapmaya çalışmak ve oradan kesin yargılara varacağını düşünmek ise cidden saçmalıktır. Ve sen bunu yapıyorsun. Yaptığını genele bağlayıp kanun ilan ediyorsun. Eleştirinin ekseninin kayması bu. Tolga ile olan durumu, muamma üzerinden oluşturmaya çalışmak, gerçekten bu durumdan müzdarip olduğunu gösterir.
Hala anlamadın mı? Kanun, muamma, genelleme, eleştiri ekseninin kayması.. Bunlar senin için keywordler olsun.