Öncelikle benim ne kadar Beşiktaş'lı olduğumu sorgulama. Hatta herhangi bir insanın hangi takımı ne kadar tuttuğunu sorgulama. Zira senin veya herhangi bir kişinin işi değil bu. Kulüp başkanları da buna dahil.
Ben bir gerçeklikten bahsediyorum. Sen olaya romantik yaklaşıyorsun. Aramızdaki fark bu. Yoksa sen iyi Beşiktaş'lı ben kötü Beşiktaş'lı olmuyorum. Bahsettiğim gerçeklik şu: taraftarı stada çekmek için bazı şartların oluşması gerekir. Başarı bunda bir etkendir. Taraftarın statta geçireceği zamanın kalitesi, alacağı zevk bir başka etkendir. Kombine ve biletlerin fiyatları bir başka etkendir. Bu şartları sağlamayıp, bütün suçu taraftara atarak işin kolayına kaçınca dolmuyor statlar. Ha sen "ben şart mart dinlemem, her durumda giderim" diyorsan daha önce de söylediğim gibi sana "helal olsun". Ama bu durum sana "Ben gidiyorsam herkes gitmeli, gitmeyenler gerçek Beşiktaş'lı değil aga" deme hakkını vermez. Sen içinde ne kadar romantizm yaşarsan yaşa, futbol milyarlarca dolar eden bir endüstri. Yani bir ekonomi. İnsanlar her şeyde olduğu gibi futbolda da verdiği paranın karşılığını almak ister.
Almanya ile Türkiye'yi karşılaştırmışsın. Elma ile armut deyip geçiyorum.
Son olarak şu "Burada KAP demeyi, transfer demeyi biliyorsunuz" geyiğini de azaltarak bitirin Allah rızası için.
ben kimsenin taraftarlığını sorgulamadım arkadaşım yorumda bulundum , milyarlarmış endüstriymiş ekonomişmiş , herkeste ekonomist oldu maşallah , taraftarsın sen arkadaş , herşeyden önce Beşiktaşlısın , bizde verdiğimiz paranın peşine düşeriz ama beşiktaş bundan önce gelir önce bunu bil , ayrıca elma ile armut demeden önce biraz düşünmeye davet ediyorum seni , bak almanya birinci ligini geçtim sana ikinci lig takımlarını seyirci ortalamasından bahsedeyim
beşiktaş geçen sene 12585
almanya ikinci lig takımlarından , FC Kaiserslautern 32996 , Nürnberg 30784 , Fortuna Düsseldorf 30013 , RasenBallsport Leipzig 25026 , FC St. Pauli 24615
şimdi sen bana bu takımların taraftarlarına hangi kupaları şampiyonlukları sunduklarını bi anlatır mısın