Beşiktaş’ın geçen sezon saha içinde de eksikleri vardı. Mesela golle eş anlamlı bir Demba Ba’sı, oyunun akıl merkezi bir Sosa’sı yoktu. Pedro Franco ile Kerim Frei adaptasyon sürecinde dün gecekinin aksine % 100 kapasite ile oynayamazken kadro derinliği de yeterli değildi.
Maalesef son Trabzon maçında Beşiktaş’ın ilk 2 santrforu Ba ve Pektemek sakatlandı. Dün gece Beşiktaş’a transfer olduğunda Almanya’dan geldiği günden beri Süper Lig’de en fazla gol atan 2. yerli forvet olan Cenk Tosun sahadaydı. 59. dakikada sol ayağıyla uzaktan atıp direkten dönen şutunda yeteneğini, 1 dakika sonraki golde top Olcay’a gelmeden hemen önce aldığı doğru pozisyonla golcü refleksi-aklını bir kez daha gösterme fırsatını buldu. Golden sonra Pektemek forması ile sevinmesi ise insani kalitesini gösterdi… 71’de tek başına rakibin 2 stoperine yaptığı pres de daha yüksek maaşlı 3 teklifi reddedip Beşiktaş’ı tercih etme motivasyonunun turnusol kağıdı tadındaydı.
Bu sezon Beşiktaş’ın en zorlu rakibi tek güzel yanı adında Atatürk’ün geçmesi olan Olimpiyat Stadı. Taraftara göre Olimpiyat’tan çok Zulümpiyat Stadı… Geçen sezon 4’te 4 galibiyetle başladıktan sonra bu statta “seyirci” kılığında “tanımlanamayan canlı varlıklar” sahaya girip Beşiktaş’ı baltalamıştı. Dün gece ise hem de bir UEFA maçında 2 kez elektrikler kesildi. Reklam panolarını aydınlatanlar değil zemini aydınlatan ışıklar gitti! Herhalde kart cezasından dolayı sahada olmayan Atiba o süper enerjisiyle kademeye girip dışarıdan jeneratör oldu. Ya da Ba’nın gelmesinden korkan jeneratör birden kendisine geliverdi!
Şaka bir yana dün gece Beşiktaş Ba’nın golcülüğü kadar Atiba’nın enerji dengesinin eksikliğini çekti. Atiba-Veli ikilisi yokken ilk yarının en iyisi rakipten 6 top çalıp havadan saldıran Tottenham karşısında ilk 45’te hava topu mücadelelerinde % 100’lük üstünlük kuran Necip’ti. Ancak Atiba-Veli bir arada olunca Beşiktaş’ın A planı çok daha verimli ve dengeli oluyor. Atiba-Veli olmayınca defanstan hücuma, hücumdan defansa zinde geçişi sağlayan enerji dengesi yok oluyor.
Bu yüzden dün gece Beşiktaş, bu sezonki en büyük “derinlik testi”nden geçti. Oyun planının kare asından 3’ü yokken (4.cüsü Sosa) alternatif oyuncular veya ideal mevkisi dışında görev alanlar ekstra katkı yapmalıydı. Bunu da fazlasıyla yaptılar. Bayern Münih, Atletico Madrid gibi Şampiyonlar Ligi’nin devlerinde yıllarca açık-yardımcı forvet oynayan Sosa, dün gece iş başa düşünce daha önce hiç oynamadığı bir mevkide 2014 model defansif orta saha oynama dersi verdi. Sadece kesmedi, kestiği anda hücuma geçti, akılcı kontraların mimarı oldu.
Mimar, inşaat vs demişken İstanbul’da yeni AVM yapılmasını istediğim tek yer Olimpiyat Stadı. Gideceğimden değil de stattan başka her şeye benzediğinden…
5 yıl önce sahaya maskot olarak çıkan Atınç Premier Lig takımına karşı stoper oldu ama bu stat düzelmedi. Şaka maka “Mertesacker” Atınç 64, 65, 81 ve 90+2’de 4 çok kritik müdahaleler yaptı. Mertesacker’i anmışken Arsenal, Tottenham derken Beşiktaş bu sezon Premier Lig’de ilk 4’ü hedefleyen 4 takımla 4 maç yaptı, 5 puan aldı. Peki ya Arsenal maçı Zulümpiyat’ta değil de Beşiktaş’ın sahici evinde oynansaydı?
Ali ECE
yine döktürmüş. özellikle son satıra bayıldım.