Ben Şifo Mehmet'i Beşiktaşta görmek istiyorum. Çebi gibi, Şenol gibi Beşiktaşın ne olduğunun, ne kadar büyük bir kulüp olduğunun asla farkında olmayan insanlardan sonra bize Şifo gibi; kulüpte gördüğümüzde içimizi ısıtacak, evdeymiş gibi, aileyleymiş gibi hissettirecek figürler lazım. Bu rezil ve "soğuk" dönemden sonra bu camianın duygularının tedavi edilmesi lazım. Beşiktaş çok yıprandı. Bu açılan yaraları sarmak kolay değil.
Tabi sırf Beşiktaş'ın evladı diyerek "yeterli olmayan" kişilere de rol vermemek gerek kesinlikle. Bu yüzden Mehmet Özdilek diyorum. Zeki bir insan olduğuna inanıyorum. Ve Beşiktaş'a aidiyetinin de çok yüksek olduğuna inanıyorum.
Vasat severlik ve Senol Gunes konusunda dibine kadar haklisin da, su yazin soylediklerinle celisiyor. Sifo Mehmet'in oyunculuguna ve Besiktas sevgisine birsey diyemem, ama sportif direktorluk, menajerlik veya adina ne diyorsan de ciddi bir rol. Kariyerinde antrenor olarak basarisi sifir, sportif direktorluk rolu var mi emin bile degilim. Yapmis olsa bile basarili olamamis cunku akilda birsey kalmamis. Sportif direktor en az teknik direktor kadar onemli, hatta daha bile onemli. Teknik direktorun etkisi saha'yla sinirli kalir, ama sportif direktor hem teknik direktoru secer (ve yonlendirir), hem futbolculari secer (aldigi kadar almamayi tercih ettigi de onemli), kadro yapisi ve tercihleriyle kulubun gelecegine ve ekonomisine de yon verir.
Besiktas'ta sportif direktorluk yapacak kisinin catir catir Ingilizce, Fransizca, Almanca bilmesi lazim. Network'u olmasi lazim. Hem antrenor hem oyuncu portfoyu genis olmasi lazim. Teknoloji'den haberdar olmali, kendini gelistirmis olmali. Iletisim, insan yonetimi konusunda bilgili olmali. Yani kisacasi donanimli olmali. Hala vasatizm ve romantizm gomlegini cikartamiyoruz bence.