Lens aşırı kötü olmasa, Gökhan Töre ayakta durabilse, Şenol Hoca'nın ruh hastası gibi ısrarla Quaresma'yı oynatacağını hiç düşünmüyorum. Bu 'manevi oğlu', 'laz inadı' lafları falan da komik geliyor açıkçası. Adam kendisi söyledi kaç kere, 'ben hayatımda Quaresma kadar çok çalışan bir futbolcu görmedim' diye. Üç tane adam var. İkisi tamamen çöp, bir tanesi bazı maçlarda yok, bazı maçların kahramanı... İkisi 10 üzerinden 2, biri 10 üzerinden 6... O da 6'yı oynatıyor, 'hadi inşallah' diyor.
Bizi 'hoca artık istifa etsin' noktasına getirebilmesi için, Quaresma'dan net olarak daha iyi bir kanat adamımızın olması, hocanın da buna rağmen ısrarla onu oynatmaması gerekir, ki bu hiç olmadı.
'X çok kötü, bari Y girsin, daha kötü nasıl olabilir ki' yaklaşımı da hem fazla duygusal, hem fazla matematiksel... 'Negredo çok kötü, Larin girsin, daha kötü nasıl olabilir ki' diyorsun, Larin, Negredo'dan bile daha kötü olunabildiğini kanıtlayıveriyor. Durum ortada... Elden bir şey gelmiyor.
Bugün bana göre hocanın tek hatası Oğuzhan'la başlamasıydı. Bir de maçtan önce, 'Ljajic'i oynatsaydık orta saha fazla yumuşak kalırdı' dedi. Oğuzhan çok sertmiş gibi... Ona anlam veremedim. Onun dışında bir şey görmedim. 'Ljajic niye yok, Babel'in forvette ne işi var' diye çıldıranlar, Ljajic ve Larin girdikten sonra gol yediğimiz için bu değişikliğe tepki gösteriyorlar. Bence gayet doğruydu. Rakibin moral yerlerde, koşmuyorlar, doğru dürüst organize olamıyorlar, çok kopuklar, maç ellerinden gitti gidecek... Ljajic'i alıyorsun sorumluluk alsın, liderlik yapsın diye. Ne olursa olsun bir forvet sokuyorsun oyuna, ikinci gol için... Olmuyor. Ljajic sorumluluk almıyor, korkak oynuyor... Falan filan...
Şenol Hoca'yı el birliğiyle göndereceksiniz, orası belli oldu. Yerine Abdullah Avcı dışında biri gelirse, hele de gelen yabancı olursa, en az bir senenin daha ziyan olacağını umarım herkes göz önünde bulunduruyordur.