Nereden bakılırsa bakılsın, yenir yutulur bir karar değil bu. Bugün sadece adaletsiz bir karar verilmiş olmadı.
Beşiktaş, -siyasi iradenin de katkısı olsa- Fenerbahçe karşısında %100 haklı olmasına rağmen hakkını alamadı.
Büyük takım gibi değil, adeta sıradan Anadolu takımı muamelesi gördü. Hem de basit bir entrikayla; 19. maddeden sevk edildiği kurulda 20. madde üzerinden alınan kararla. Tabirimi lütfen mazur görün. Bildiğin aptal yerine konduk. Olay mağduriyetin ötesinde.
Bu kararın etkisini de hafife almamak gerek. Bu büyük bir yanılgı olur.
Zira bundan sonra Fenerbahçe, haksız olmasına rağmen istediği sonucu alabilen güçte bir takım olduğu tescil edildi. Bundan sonra hakemlerin ve federasyonun, hatta basının sözkonusu Fenerbahçe olduğunda duraksayacağını ve Fenerbahçe'ye doğru meyil göstereceklerini tahmin etmek hiç zor değil. Fenerbahçe maçında hakemler artık Fenerbahçe aleyhine zor düdük çalabilirler.
Beşiktaş ise haklı olsa bile kolaylıkla feda edilebilen bir takım olacak. Hakemler ve diğer futbol öznelerinin kararlarını direkt olarak etkileyecek bu. Ezeli rekabette, rakipleri tarafından en zayıf ve ağzından lokması alınabilir bir takım olarak değerlendirilecek. Önümüzdeki yıllarda rakiplerimiz tarafından bu durum sürekli bize hatırlatılacak.
Muhtemelen Şenol Güneş de bu kararın ardından, sezon sonunda futbol hayatını sona erdirecektir. Zira bu kararla birlikte, resmen yalancı ve düzenbaz yerine koyulmuş oldu. Zaten sıklıkla yorulduğunu beyan ediyordu. Gerçekleşmesi durumda, şu kararın Beşiktaş'ın gelecek sene yapılanmasını sekteye uğratabilecek bir gelişme olacağını söyleyebiliriz.
Bir diğer olumsuz etki futbolcular üzerinde olacak. Hakem hatalarından en olumsuz etkilenen takımken, şimdi masada haklı da olsalar kaybedebileceklerini bilecekler. Rakiplere iltimas, kendilerine zorluk çıkabileceği fikriyle maça çıkan futbolcunun, moral ve motivasyonun olumsuz etkilenmesi çok olası.
Kupayı kaybedebiliriz, ancak büyüklüğümüzü ve saygınlığımızı değil. Yönetimin takınacağı tutum, spor camiasında Beşiktaş'ın ezeli rekabetteki pozisyonu tescil edecektir. Beşiktaş bu maça çıkmayacağını ilan etmeli ve gerekçesini sosyal medyadan hem Türkçe, hem İngilizce, hem Almanca ifade etmelidir.
Bence; Beşiktaş üçüncü büyük müdür? üç büyükten biri midir? camia olarak bunu test edeceğiz.