Fotoları görünce ben de ayrı bir heyecana kapıldım!
Öncelikle çekenlerin ellerine sağlık.
Stadın geldiği noktayı görünce iyi ki Demirören izinleri alamamış diye düşünüyorum!
Kesin bu stat işini de eline yüzüne bulaştırırdı!
Şimdi biraz geriye gidelim.
Stadın projesinden önce de çok büyük emek harcandı.
Sizin, benim gibi Beşiktaş'a gönül vermiş, içerde-dışarıda maç kovalayan ama bu işlerden de anlayan taraftarlardan görüş alındı.
İlk yönetimdeki bazı yöneticiler ve Başkan, Berlin Olimpiyat, Emirates, Schalke Arena dahil Avrupa'da birçok stadı gezdiler.
Sonunda, tarihi dokuyla uyumlu (Dolmabahçe Sarayı, Taşkışla, vb.), İstanbul'a değer katacak bu eserin mimari projesi hazırlandı.
Ezeli rakiplerimizin statlarını ve Olimpiyat Stadı'nı gözünüzün önüne getirdiğinizde ne kadar farklı ve güzel bir eser gerçekleştirdiğimizi daha net görebiliyorsunuz.
Diğerleri çelik ve beton yığınıyken, benzerlerinden onlarca varken bizim stadımız nadide bir eser!
Kullanılan malzeme ve işçilik anlamında da hiçbir masraftan kaçınılmadı.
Zemini olsun, çatısı olsun yeni uygulamalar kullanıldı.
Futbolcular ve bizler de 3 yıldır yuvamızdan ayrı kaldık, iç saha maçlarımız için şehir şehir, stat stat gezdik!
Nihayetinde vuslata sayılı günler kaldı.
Evim, stada 20 dakika yürüme mesafesinde.
Çıktığı gün eşim ve ben kombinelerimizi aldık.
Bir an önce bitmesini ve 119 Blok'taki koltuklarımıza oturmanın hayalini kuruyoruz.
Bununla birlikte, şu noktadan sonra 19 Mart'da mı, 9 Nisan'da mı yoksa 30 Nisan'da mı açılır konusunu hiç kafama takmıyorum.
"Yıkılamaz, yıkılsa da o stat orada yapılamaz" günlerinden bu günlere geldik.
O gün mü bu gün mü açılırın hesabını yapmaktansa stadın güzelliklerini ve mükemmelliğini görmeye çalışıyor, gideceğim ilk maçın hayalini kuruyorum.
Ancak hepsinin de ötesinde şu anda Beşiktaş'ın şampiyonluğuna odaklanmış durumdayım!