Devre arası ne yazdım. Tosic - Töre; Olcay - Cenk değişiklikleri. Kutuya ekstra bir adam sokmalıyız, sekenleri toplamalıyız; bekleri de 3.bölgeye kadar çıkarmalıyız diye. Hoca ne yaptı savunmayı geride kurdu, ardından orta saha çıkarıp, hücumcu soktu ve bütün orta sahayı boşalttı. Sekenleri de alamadık.
Maç boyunca tek bir yenilikçi hamle gelmedi. Dörtlü savunma oynamaya, üstelik savunmayı geride kurmaya devam ettik. Zaten fiziksel düşüşlerin çok olduğu bir takımın bir de takım boyu uzadı. Gomez pozisyon alamadı, Cenk sürekli ilk dokunuşlarda problem yaşayıp top ezdi. Kanatlar oyun içinde kayboldu. 50 metrede köprü olacak topu getirecek tep bir oyuncu kalmadı.
Bu arada Ersan'ın neden tüm defolarını söylememe rağmen bu oyunda önemli olduğunu bir kez daha görmüş olduk. Basit bir iş yapmıyor. İlk müdahaleyi yapması önde karşılaması -geride alan bırakma pahasına- riskli fakat bu oyun şablonun önemli bir parçası. Yediğimiz ilk golde ve Kasımpaşa maçında bunu gördük. Tosic için Rhodolfo ile çizgi savunmayı nasıl yapar sorusunu sormuştum. İlk golde gördük.
Tolga'nın bireysel performansına ve bazı oyuncuların saha içindeki tercihlerine söyleyecek sözüm yok artık zaten.
2-0 geride iken geride gömülen stoperler ile geride bekleyen bekler ile oyunu ele alamazsınız. Bazen risk alacaksınız, esnek olacaksınız. Üçlü savunmaya dönmek bu kadar zor olmamalı. Kenarda asla bu kulüpte görmek istemediğim bir Motta var. Madem maç kadrosunda Beck yerine kullanabileceğin ideal bir winger. (Sağda yada solda)
Ayrıca oyunu ele almaya çalışırken Sosa çıkmaz. İstediği kadar kötü olsun. Kenarda alternatifin yok. Orta sahayı kontrol edemeyen Akhisar'a orta sahayı verdik.
Bir cümlede Beşiktaş taraftarına. Kaygıları anlıyorum fakat her kötü sonuçta Tolga'nın yüzü gibi surat ekşiten ve ümitsizliğe kapılan Beşiktaş taraftarı başarıyı hak etmiyor.