Oyuncular bu maliyet çevirmelerini bilmeyecek kadar salak değil bence, daha önce de söylüyorum bu maaş skalası ve oyuncuların huysuzluğu falan muhabbeti gereksiz abartılıyor, aslında her şey piyasaya bakıyor. Adam bonservisim elimde, benim gibi adamı toplam kaça mal edeceksin diyor doğru da diyor yani istersen alma. İlerde huysuzlanacak dediğin adam 3m istesin, değmiyorsa vermezsin olur biter, o da paşa paşa fiyat düşer yeter ki şu maaş skalası muhabbeti bırakılsın.
Kötü verdiğimiz kontrat neden örnek teşkil etmek zorunda yani, Fabri'ye de 1m civarı veriyoruz onu örnek alsın illa alacaksa.
Tabiiki salak değiller ama bazan görüntü önemlidir. Ve bu görüntünün izah edilebilecek bir risk faktörü var.
Bizim sorunumuz, imza parasını gösterirsek bonservis yerine geçiyor, bunu istemiyoruz bizde bunu iki biçimde çözüyoruz.
Ya Gökhan Gönül'de olduğu gibi dört yıllık sözleşme yapıyoruz, dördüncü yıl aslında imza parası.
yada maaşa yediriyoruz ve maaş yükseliyor.
Şimdi bonservissiz gelen adam önden imza parası olarak 3 verip yıllığına 2 versen görüntü bambaşka olur.
Çünkü adam bonservissiz geliyor.
Diyebilirsinizki bunu herkes yapsın, ama bu içinde bir risk barındırıyor, seneye aynı formu koruyup koruyamama, sakatlanma durumunda tamamen boşta kalma olasılığı var, bazıları riske girmemek için önden uzatmayı kabul ediyor.
Adam boşta kalma riskini almış, kontrat uzatmamış, sakatlık riskini almıs, tabiiki imza parası isteyecek, seni bonservis ödemekden kurtarıyor çünkü.
Dursun özbek gibi hem bonservis hem imza parası ödeyenler konu dışı burada.
Bunun diğer futbolculara izah edilemeyecek bir yanı yok, hepsi bu hesap kitabın içinde.
ama sonuçda yıllık 3 alıyorum demekle 2 alıyorum demek arasında bir fark var.