Beşiktaş Forum
Forum Hakkında > Arşiv > Beşiktaş Arena Haftanın Konuğu => Konuyu başlatan: COB - 01 Temmuz 2016, 21:13:32
-
Beşiktaş Arena forumu olarak, forum üyeleri ile röportajlara başlıyoruz. Ilk konuğumuz futbol bilgisi ve görüşü ile forumda özel bir yere sahip olan @atalay
- Küçük dünyada insanoğlu büyük hikayeler barındırıyor. Senin hikayen nerede ve nasıl başlıyor?
- Hikayenin bilinen kısmıyla kadim başlangıçlardan birini barındırıyor.
- Peki ya hikayenin bilinmeyen tarafı?
-Muamma.
-Gizem dolu bir başlangıç, kendinden biraz bahsedermisin?
-Futbol altyapı gelişim antrenörüyüm. Spor Yöneticiliği mezunuyum. Pek de gizemli olmayan, arayış içinde basit bir adamım.
-Türk Spor camiasının eksikliğini en fazla hissettiği bir bölüm mezunusun, bu açıdan geleceğe nasıl bakıyorsun? Bu alanda eğitim nekadar önemli?
-Her alanda olduğu gibi Futbol yönetiminde de doğru eğitim çok önemli. Müstesna örnekler olsa da Türk Sporunda bilhassa futbolda yeterli eğitim politikaları düzenlenmiyor. Fakat ülkemizde eğitimin niteliği, spordan bağımsız genel sorunlar barındırıyor.
-Spor Yöneticiliği eğitim perspektifinden baktığın zaman, günümüz kulüp yöneticilerinin vizyon sorununun sadece eğitimden mi kaynaklandığını düşünüyorsun? Türkiye ile Avrupa arasında ki temel Spor Yöneticiliği farkları neler?
-Vizyon son yıllarda içi boşatılan bir terim. Bunun dışında sorunun önemli bir parçası elbette eğitim. Lakin eğitim dışında; düstur, liyakat ve sistemdeki sıkıntılar problemi daha da büyüten etkenler. Temel farklıkları ise salt futbol iklimiyle açıklayamayız. Tüm bu farklılıklar; sosyokültürel, ekonomik, siyasal ve daha bilumum kavramın sonucu meydana geliyor. Ülke sporunu, gündelik yaşamdan ayrı bir yere koyamazsınız.
-Saha içine dönelim. Bu yıl oynadığımız futbol taraflı tarafsız herkez tarafından beğenildi. Özellikle Orta saha ve hücum bütünlüğü, Oğuzhan-Sosa-Olcay ile temiz pas trafiği, Gomez ve Atiba'nın ortaya koydukları karakter kompakt bir oyun ortaya çıkardı. Şenol Güneş bunu nasıl sağladı?
-İdeal kavramının üç saçayağı vardır. İyi, doğru ve güzel. Şenol Güneş'in yıllardır muhafaza ettiği oyun felsefi de bu ideal kavramının pratikteki karşılığı. Sezon boyunca belli değişikliklere gitmiş olsa da, kendi oyun pratiğini sürdüren ve oyunundan taviz vermeyen bir teknik adam yönetimi sergiledi. Birlikte oynama alışkanlığı olan ve belli bir düzen içerisinde inşa edilen yapıda bir çok şeyi hayata geçirmek çok daha kolay oldu.
Bu kadar övgü dolu işlerin yanında olumsuz birçok oyun içi problemlerde yaşadı. Spesifik örnek vermek gerekirse savunma stratejileri ve oyun geometrisi konusunda hücum stratejilerindeki kadar başarılı olamadı. Fakat genel anlamda yıllardır sürekli sonuç aldığı benzer doneleri bu yılda bilhassa bahsi geçen oyuncuların yüksek bireysel performansları ile bir kez daha elde etti. Beşiktaş bu başarıyı Şenol Güneş'in oyun tavrı ile kazandı.
- Spontane olmayan, planlı hücum eden bir ortasaha grubumuz var. Özellikle Barcelona'nın yaptığı planlı hücum varyasyonları ile benzerlik taşıyor. Bu açıdan bakarsak Barcelona Ispanya'nın Beşiktaşı'mıdır?
-Planlı olmayan spontane sorularınız var. :) Hücum varyasyonlarında ve final aksiyonlarında benzerlikler olsa da, oyunun genel yapısında birçok farklılık barındıran ve siklet farkı olan iki takımı mukayese etmek pek sağlıklı olmaz.
-Transfer politikamız hakkında konuşalım. Savunma bölgesine takviye yapılması düşünülüyor. Güney Amerika'lı oyuncular listemizde. Güney Amerika bizim için uygun transfer pazarı mı?
-Gelişmiş scouting yapısı olan her takım için bütün ligler ve ülkeler doğru pazardır. Güney Amerika'daki birçok ligdeki oyun kimliği Avrupa futbolundan uzak. O yüzden özellikle savunmacıları izlerken doğru kriterleri göz önünde bulundurmak gerekiyor. Açıkçası ekonomik açıdan Fransa, Belçika, Polonya; uyum açısından ise Almanya ve Hollanda kağıt üzerinde çok daha doğru pazarlar gibi duruyor.
-Takımımızda Almanca bilen çok futbolcu var. Türkiye'de Germanofon bir ekol kurabilirmiyiz Ingiltere'de ki frankofon Newcastle United gibi?
- Newcastle'ın küme düşmesinden sonra pek doğru bi' metot gibi durmasa da, halihazırda Alman kültürünün ve Almancanın baskın geldiği bir takımız. Ekol yaratmak için okul inşa etmek ve eğitmek gerekir. Bizimkisi daha çok konjonktürel bir oluşum. Gayet iyi sonuçlar aldığımızı da söylemek gerekir. Almanya altyapılı oyuncuları tercih etmek makul fakat her zaman yerel ve karakter koyan oyunculara da sahip olmak lazım.
- EURO 2016 değerlendirmeni merak ediyoruz. Turnuvanın sürprizleri, iyileri, kötüleri... Genel bir değerlendirme alabilirmiyiz?
- Açıkçası turnuva, yeni kuralların da etkisiyle beklenilenin aksinde bi' grup aşaması yaşattı. Katılımcı ekiplerin oyun yapıları ve tercihleri daha çok güçlü savunma organizasyonlarını görmemize sebep oldu. Bu eleme sürecinde ise biraz daha takımların gerçek oyun kimliklerini görebilmeye başladık.
Kısaca bir değerlendirme yaparsak turnuvanın en kötüleri için Rusya, Avusturya ve Türkiye'yi; en iyileri için Almanya, İtalya ve Belçika'yı gösterebiliriz. En sürpriz ekipler ise; Arnavutluk, Galler, İzlanda ve Macaristan oldu. Son Şampiyon İspanya için ise turnuvanın en büyük fiyaskosu diyebiliriz.
- Hayatın bir kitap olsaydı, ismi ne olurdu?
- Çürümenin Kitabı.
- Hayata karşı melankolik bir tavrın var gibi. Müzik zevkine de yansıyor mu bu durum? Bildiğimiz duyduğumuz arabeskçilerden misin?
- Açıkçası beni tarif edecek kelime melankoli olmazdı. Arabesk müziğinden ve anlayışından da pek haz ettiğim söylenemez. Çok geniş bi' müzik yelpazem var. Müzik kulağımın ne kadar temiz olduğundan emin olmasam da, birçok türü dinlemeye çalışırım. Jazz, Blues ve Minimalist müzik janrlarından daha çok hoşlanırım.
Bu geniş müzik yelpazesinde Balkan müziğinin yeri varmı?
Elbette var. Özellikle akordeon, trompet ve klarnet sesini duymadan olmaz.
- Peki hobilerin neler? Bos vakitlerinde neler yapiyorsun?
- Hayatımın büyük bir bölümünü antrenmanlar kaplıyor. Arta kalan zamanlarda da ailem ve dostlarım ile zaman geçiriyorum. "Hobi" tanımı için ise naçizane Edebiyat merakımı ve Sinema ilgimi söyleyebilirim.
- Sinema demişken, Leonardo Di Caprio'nun uzun yıllar sonra Oscar özlemini sona erdirmesi hakkında ne düşünüyorsun?
- Oscar ödülleri kendi nezdimde prestij taşımıyor. Leonardo Di Caprio'nun çok daha önceleri hak ettiği ödülü, bu yıl harika oyunculuğuna rağmen hak etmediğini, ödülün gerçek sahibinin The Danish Girl filmindeki performansı ile Eddie Redmayne'na ait olduğunu düşünüyorum.
- Peki en sevdiğin yönetmen, aktör-aktris, en anlamlı bulduğun film hangisi yada hangileri?
- Her biri için onlarca yada yüzlercesini yazabilirim. Enleri oluşturacaksak; Yönetmen: Ingmar Bergman; Aktris: Liv Ullmann; Aktör: Javier Bardem olurdu. Film konusunda ise net bir cevabım yok.
- Mutfak kültürleri ile ilişkilerin nasıl? Türk mutfağı dışında beğendiğin ve bize önerebileceğin bir ülke mutfağı varmı? '
- Türk mutfağı dışında Peru, Şili ve Fransız mutfağını seviyorum.
- Bügüne kadar kac ülke gezdin? En unutamadığın seyahat hangisi?
- Pek değil. Portekiz ve İspanya seyahatlerim unutamadıklarım arasında.
Atalay'a bu keyifli sohbet ve samimi cevaplar icin tesekkur ediyorum.
-
İyi iş.@COB Sende Ayşe Arman potansiyeli görüyorum. :D
-
Güzel :D
-
İyi iş.@COB Sende Ayşe Arman potansiyeli görüyorum. :D
Ayşe Arman mi :D Ben okadar tuhaf bir insanmiyim :D
-
Ayşe Arman mi :D Ben okadar tuhaf bir insanmiyim :D
Bana gelip, röportaj yapalım dediğine göre pek de normal değilsin. :D
-
Güzel röportaj olmuş beyler elinize sağlık.
Discovery II Mini cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
-
çok iyi düşünülmüş röportaj uygulaması emeği geçenlere teşekkürler
-
@COB @atalay elinize sağlık.
-
Güzel düşünülmüş.. @mylife1903 abimizin röportajını okumak isterim :D
-
@COB ; başarılar diliyorum :)
-
Bana gelip, röportaj yapalım dediğine göre pek de normal değilsin. :D
Teesüf ederim :D Yeterince normal insanim bence :D
-
Güzel Olmuş Emeğinize Sağlık
-
@atalay in iyi bir yonetici namzeti oldugu belliydi, kalitesini cevaplari ile belli etmis. Onder Ozen mi yoksa Senol Gunes mi olacagina anlik verecegi kararlar ile belli edecektir :) @COB u sorulari icin kutlarim. Bekledigimden daha doyurucu bir roportaj olmus. Elinize saglik.
-
güzel iş olmuş konudan konuya atlanmış hangi ara hangisi ne oldu karıştı derken bitti :D cob mesleği doğrultusunda mi böyle bişey yapıyor acaba merak ettim
-
güzel iş olmuş konudan konuya atlanmış hangi ara hangisi ne oldu karıştı derken bitti :D cob mesleği doğrultusunda mi böyle bişey yapıyor acaba merak ettim
Yok meslek değil. Eski forumlarda da uyelerle roportaj yapmişliğim var.
-
Teesüf ederim :D Yeterince normal insanim bence :D
Latife ediyorum. Normal, tuhaf bunlar ucu açık tanımlar. Ayrıca normal olmamak iyidir. :eyes
-
Guzel iş olmuş teşekkürler
-
@COB eline sağlık çok güzel röportaj olmuş :claps: Sıradaki röportaj için önerim kayıp adam @Çağrı :evillol:
-
Futbol bilgisine imrendiğim üyelerin görüşlerinin devamını bekliyorum.
emeğinize sağlık @COB @atalay
-
Elinize dilinize sağlık.
-
@COB hocam eline sağlık, kırmızı yazı kullanmazsan çok sevinirim gözlerim çok yoruldu soruların bold olması kafi gelir sanıyorum
-
Seri devam edecek mi ? @COB
-
Edecek, siradaki konugumuz can1903 adli uyemiz. Turkiyede olan karisikliklardan dolayi biraz erteledik. Bugun'e yetisirse bugun, yetismezse yarin Can1903 Roportaji eklenecek foruma.
-
Güzel düşünülmüş.. @mylife1903 abimizin röportajını okumak isterim :D
+1 !!!