hoca bence de iddia edildiği kadar fazla genç oyuncuya şans vermeyecek, en azından stratejisini gençlerin verimini maksimize etmek üzerine kurmayacak. sadece kadrodaki eksikleri tolere etmek için mecbur kaldığı gençleri bir tık öne çıkarmakta ya da oynayacak potansiyeli göstereni motive etmekte, altyapı hocalığı kültüründen geldiği için, başarılı olabilir.
yalnız burada sorun hocada değil yönetimde. ben hocayı kısa süre için başarısız bulmadım. hatta açıklamaları doyurucu geldi, beğendim. uzun süreli çalışılır mı? bilemem, donanımı, kapasitesi, bunlar hakkında uzun uzadıya söyleyecek kadar tanıdığımızı sanmıyorum. buna rağmen caretaker manager projesine soğuk bakıyordum ve hocanın gerekirse bir- bir buçuk ay iyi çalışılıp, bulunup getirilmesini ve en azından 1.5 yıllık sözleşme imzalanmasını istiyordum.
bu tür kayıp yılların son bölümleri akıllı davranan açısından çok verimli geçebilir. başarı baskısı görece azalmıştır. yenilikçi denemeler yapılabilir. farklı taktik denemeler, altyapıdan oyuncular, eldeki kadronun önümüzdeki sene adına posasından sıyrılarak şöyle bir iyice değerlendirilmesi ve eksiklerin tespit edilmesi, yaz transfer dönemi için de uzun uzun çalışmalar yapılması mümkün olabilir. bakın avcı trabzonspor'u geçen sene oldukça başarısız bir sezon başlangıcının ardından kasım-aralık gibi aldı ve geçen sezonun ciddi kısmında esasen bu seneye hazırlandı. transfer döneminde olsun, bütün sene olsun, ne yapacağını en iyi bilen takımdı. şansını akıllıca kullandı ts yönetimi ve hocası.
biz de bu durumu lehe çevirebilirdik. benim istediğim şöyle parlak bir kaç pratik sunmuş, yapılanmacı, genç bir hocanın gelip bu seneden hem ülkeye alışması, takımı değerlendirmesi, eksikleri görmesi, eldeki oyuncuların maksimumuna odaklanmasıydı. en az 1.5 yıllık kontrat verilecekti, bu 6 aylık periyotta amaç hazırlık olacak, hocanın skor bazlı performansına odaklanılmayacaktı. böyle anlaşılan hoca emin olun, olabildiğince genç de oynatırdı, kalmasını düşünmediği ya da gideceği garanti kiralıkları bunlarla uğraşmak istemem diye belki kadro dışı bırakır belki erken yollamaya bakardı. anlaşılan hoca da progresif tarz biriyse mis gibi çalışma ortamı sağlanırdı.
burada mesele önder hoca iyidir değildir değil, mesele şu anı iyi değerlendirmek için gelecek sene takımın başında olacağını bildiğimiz hocayla anlaşmış olmaya ihtiyaç var. hocayı bir an önce getirsinler derken derdim hep buydu.
peki şimdi neden bunların olmayacağını düşünüyorum? çok basit psikolojik nedenleri var. önder hoca altyapı hocası olabilir isterse u13 hocası olsun, şu an geçici bir görevle takımın başına getirildi. eğer ciddi bir başarı elde etmezse de sene sonunda gönderilecek. teknik adam olmayacak gönderilecekten kastım işte başka bir rol vs.
tamam da bir başka seçenek hep var. önder hoca eğer şu kalan sürede bir anda uçup kaçar takımı atıyorum ikinci yapar bir de üstüne türkiye kupası getirirse ne olacak? hepimiz hocayı bağrımıza basacağız. kötü bir şey olacak demiyorum ben dahil öyle yapacağız. vay be adam yetenekli çıktı diyeceğiz ve yeni sezonda takımı ona teslim edeceğiz, bu bariz ortada. caretaker menajerlerden böyle hikayeleri olup takımın başında kalanları olmuştur. e bunu önder hoca bilmiyor mu? içten içe hedefi bu olmayacak mı? elbette öyle olacak, kim olsa öyle olurdu zaten öyle derdi olmayan adamın takımın başında ne işi var? e o halde adam gayet doğal olarak 6 ayda şunu bunu ne kadar geliştiririme bakmayacak, ne kadar şey kazanabilirim, ne kadar puan toplayabilirim kalma ihtimalimi ne kadar güçlendiririm, dertleri bunlar olacak. hayatın akışı bunu gerektirir garip bir şey değil. bu nedenle sezon sonuna kadar biriyle anlaşma yöntemi aslında zamanı doğru kullanma yöntemi değildir.
bir de şöyle sorunlar olur, yarıştan kopmuş büyüğe sezon ortasında gelen azalan stres faktörünün etkisiyle çok iyi puan toplar bazen. hoca olduğundan büyük görünür. uzun vadeli kontratı kapar ama başarının devamı gelmez. en bilindik örneği solskajer. mesela rıza çalımbay'ın da bizde tigana ayrıldığı sezon canavar gibi puan toplayıp, kendi liderliğinde başlayan sezon çuvallaması vardır.
naçizane görüşlerim yine hata yapıldığı yönünde. önder hocaya güven çok büyükse, oturulup uzun vadeli planlama konuşulsa, gerekli personel getirilse ve onunla 1.5 yıllık anlaşılsa ona da itiraz etmezdim. seçici, çalışıp, düşünüp, menajerle uzun vadeli planları adına toplantılar alıp, onda karar verdiyse bir şey diyemem derdim ama benim 1.5 yıllık tercihim farklı olurdu elbette.
