Sergen Hoca'yla bu transferleri yüzyüze konuşabilmeyi çok isterdim. Acaba tam olarak ne düşünüyor...
Bana göre şu an çok mutlu olmalı.
Bütün bir sezonu, doğru dürüst bir oyun kurucusu olmadan geçirmişti. Josef de, Atiba da, Türkiye şartlarında, eşi zor bulunacak değerde oyuncular. Aidiyet hisleri ve profesyonellikleri üst düzeyde. Liderlik yapıyorlar, ağabeylik yapıyorlar. Egoları yok. Dört dörtlük karakterler. Ama yaratıcı oyun kurma konusunda beklentin olamıyor ikisinden de. Ljajic hayaletti, Oğuzhan hiç yoktu. Sergen gibi; hayatı orta sahayı çekip çevirmekle geçmiş, en etkisiz olduğu maçlarda bile iki akıl dolu, öldürücü ara pasla, ya da insanüstü bir frikik golüyle skoru değiştirmiş bir 'futbol sihirbazı' için, oldukça sıradan bir orta sahamız vardı.
Şimdi, 'sihirbaz' bir orta sahamız var. Oyun vizyonu ve teknik kapasitesi dünya standartlarında üç oyuncu aynı anda sahada olabilecek; Pjanic, Alex ve Ghezzal. Pjanic, asla maceracı ve tembel bir oyuncu değil. Duygularıyla değil, aklıyla oynuyor. Markajı biraz zayıf, o yüzden savunmada çok fazla faydalanmak mümkün değil, ama alanını boş da bırakmıyor. Josef ve Atiba, o noktada kilit isimler. Pjanic'le müthiş bir uyum içinde olacaklarını tahmin ediyorum. Alex, 'şapkadan tavşan çıkarmaya' alışık. Ghezzal da öyle. Orta sahada sıkışan ya da kapalı savunmayı aşamadığımız zorlu maçlarda adrese teslim ortalarla, ceza sahası dışından şutlarla beklenmedik anlarda skora etki edebilecek isimler.
Bir de üstüne, Batshuayi, her maçta, Karagümrük maçında izlediğimiz gibi hareketli, istekli ve yıpratıcı olacaksa, maçların en sevimsiz anları bitiş düdükleri olacak. Takımı izlemeye doyamayacağız.