Bir arkadaş çok iyi yazmış. Basketbolda taraftarda heyecan kalmadı diye. İşte yönetimin günahı bu. Fikret Orman döneminden önce amatör şubelerde heyecan verici yetenekli oyuncular izliyorduk. Artık heyecanı geçtim takım kuramıyoruz. Saha dışında her şeye odaklanıyoruz. Bana ne finansal işlerden. Ben sahaya odaklanmak istiyorum. Yöneticilerin yerine düşünmek istemiyorum artık. Ben basketbol izlemek istiyorum. Amatör branş olarak geçen bir şubede basketbol dışında hiçbir şeyin konuşulmaması gerek.
Öncelikle yıllardır sadece koçun değiştiği şubede asıl kangren olan Genel Menajer ve türevleri artık bu sefer ! görevinden alınmalı. Her sene daha ne kadar başarısız olabiliriz diyip durduk. En sonunda yetersiz bir kadro, iyi oyuncuların gitmek istemesiylede küme düşmeye oynayacak bir kadro elimizde kalıcak. Dibe düşmenin böylesi herhalde.
Yönetimden öncesini hatırlayın yada şampiyon olduğumuz sezondan öncesi diyelim. Demirören ve Şeref Yalçın gibilere rağmen şubede o günün şartlarında umut veren takımlar hep kuruldu. Her sezon kariyer sıçraması yapan oyuncular oldu. Bi heyecan hep vardı. El Amin,Kerem Tunçeri,Ayuso,Varda, Newley,Chatman,Ogilvy, Shumpert benim aklıma bi çırpıda gelenler.
Şimdi ne yapılmalıya gelicek olursak. Galatasarayda süre bulamayan Emir Gökalp karşılığında Kenan'ı gayette yollayabiliriz. Can Maxim ile Joe zaten gitti artık. Mümkünse Pressey ve Gibson ilede yollar ayrılmalı. Gidenler yerine çok iyi 2 transfer ile yola devam etmeliyiz. Hata şansımız kalmadı.