Ya madem konu buralara havuz sisteminden gelmiş. Biraz beyin fırtınası yapayım ilgili ve bilgili arkadaşların da fikrini almış oluruz.
Bildiğim kadarıyla şu andaki yayın gelirlerinin dağıtılması şimdiye kadar yaşanan şampiyonluk sayısı, ligde alınan puan ve lig bittiğindeki sıralama ile belirleniyor. Hepsinin de ağırlıkları birbirinden farklı.
Şu an herhangi bir kulübün havuz sisteminden çıkması kanunen imkansız. Meclisten yeni yasa çıkarmak gerekiyor önce. Yoksa havuz sisteminden çıkıyorum dediğin an ligden men edilirsin.
O yüzden havuz sisteminde değişiklik yapmak daha mantıklı. Bence Premier Lig yayın gelirleri ve NBA'deki draft sistemi karması bir sistem şimdikinden çok daha faydalı olur bütün takımlar için.
Şimdiki sistemde en büyük pay "büyük kulüpler" olarak adlandırılanlar, sonra en başarılılara, sonra da diğerlerine dağıtılıyor. Bu da Ligin üst sıralarındaki takımlar ne kadar kötü olursa olsun hep aynı kalmasına, kulüpler arasındaki mesafenin büyümesine sebep oluyor. Yani zengin daha zenginleşirken, fakirler daha az zenginleştiği için aradaki fark büyüyor.
Bence yayın gelirlerinin dağıtımındaki bu eşitsizliği mümkün olduğunca azaltılması gerekiyor. "Büyük takım primleri"nin biraz daha azaltılıp lige ayakbastı parasının arttırılması mesela ilk aklıma gelen. Avrupa kupalarına gidecek takımlara ayrı prim dağıtılabilir.
Bence iyice araştırıp, bu konu üzerinde çalışmalar yapıp. Yayın gelirlerinin daha eşit dağıtılması yönünde bir tez ortaya koyarsak Anadolu takımlarının da desteğini yanımıza almış oluruz. Aziz Yıldırım bu günlere yayın bedelinin inanılmaz artmasını sağlayarak geldi. Biz de bu kulüplerin gelirlerini arttıracak önerilerle gelirsek hep ligdeki bütün rakiplerimizin iyi olmasını, hem de Federasyon seçiminden kulüpler birliğine tek tek önemsiz görünen ama birlikte olduklarında oy sayısının fazla olacağı bir topluluğu yanımıza çekmiş oluruz. Şu anki sistem Mecnun Odyakmaz, İlhan Cavcav gibi adamları Aziz Yıldırım'ın kölesi haline getiriyor. Bu sistemi değiştirip Yenisine öncü olursak bu ligi ve ülke futbolunu birçok pislikten temizlemenin yolunu açmış oluruz.
Haklısın ama zor düşündüklerin.
İlk olarak bir kere paraşüt sistemi gelmeli ütopyadan bahsediyorsak.
Yani düşen takım paraşüt ile düşmeli İngiltere'de olduğu gibi. Düşen 2 yıl daha ciddi bir pay alıyor Premier lig yayın gelirlerinden orada.
Bu takımların kadroyu debgelerken batmalarını böylece 4. lige kadar gitmeleri önlerken bir yandan da lige çıkmanın önemini de artırır.
Çünkü düşsen bile yayın geliri alacaksın ve çıkmana ek bütçe oluşacak demek.
Daha eşit olması gerektiğine katılmıyorum Anadolu kulüpleri rezalet yönetiliyor. Tek kelimeyle rezalet. En kötü 25 milyon tl yayın geliri alıyor.
Senelik bütçeleri 50 milyon. Ona rağmen gençler oynamıyor, oyuncu yetişmiyor, zeminler berbat, genç hocalara şans vermiyorlar ve dağ gibi borçları var.
Adam akıllı yönetimler gelmeden tek kuruş bile artmamalı anadolu kulüplernini yayın gelirleri. Fazla bile alıyorlar maçlarını izlerken insan ilallah geliyor.
