Biz ffp sureci bahanesiyle en onemli oyuncularimizi kaybettik, sonunda sampiyonluk yarisini da birakmak zorunda kaldik. sampiyonlar ligi gelirinin geldigi, klubun net karlar acikladigi sezonda bu isi yapip transfer butcesinde kullanarak elimizdeki kadroyu koruyup daha da guclendirebilirdik.
Oturmus takimin en kilit oyuncularini ffp sebebiyle satacagimiza bir tane boyle satis gerceklestirsek o kadrolar bozulmaz biz de bugunlere gelmezdik. Sampiyon kadrolari tek kalemde harcadilar, bahanesi de FFP oldu. Iste bakin bu FFP kisitlamasinin etrafindan nasil gecilir, gs yonetimi ders vererek gosteriyor. Su an Besiktas yonetimi o konumda olsa direk Muslera'yi satarak baslardi ise, 7-8 milyon oradan para bulurdu, Diagne'yi pazarlamak aklinin ucundan bile gecmezdi. Hatta 30 gol atmis oyuncu satilir mi diyen akli evveller de destek olurdu.
Negredo-Pepe-Vagner Love gibi isim yapmis oyunculari bile zararina gonderdik. Adamlar en rezil oyuncusundan bile para kazaniyorken biz Premier League'den, Real Madrid'ten gelmis adamlardan para kaybediyoruz. Sonuc olarak biz vasat oyuncularla oynayan vasat bir takima evrilirken elemanlar surekli olarak ust duzey transferler pesinde kosabiliyor.
Tosic'in satilmasi, Fabri'nin gonderilmesi hatadir ayrica. Gecen sene asil gitmesi gerekenleri Babel-Lens-Quaresma-Negredo-Love gibi oyunculari yaz donemi gondermeyip bekleten, pazar kapandiktan sonra bedavaya zararina satmaya calisan yonetimi aklamaz bu yaptiklari. Tosic'in yerine hala adam gibi bir tane oyuncu bulamadik zaten, 5'e sattik da ne oldu? Enzo'ya (1.6 imza parasi) 1.4 maas-Mirin'e 1.3 veriyoruz, odedigimiz toplam 2 milyona yakin bonservis+imza parasi da tuzu biberi, iste 4.6 milyon sirf gecen seneki masraflari, her sene 3 milyon Euroya yakin da toplam maaslari var. Tosic'in yarisi kadar top oynayamayan iki tane adama 4.6 milyon para gommek basari degildir.
biz ffp süreci bahanesiyle oyuncu satarak şampiyonluğu kaybetmedik elimizde hep şampiyon olacak kadro vardı.
biz şampiyonluğu Hocanın umursamazlığı yüzünden iki senedir ilk yarılarda saçtığımız puanlar sayesinde kaybediyoruz.
kadro kötü olsa ne şl grubunu na mağlup lider bitirirdi nede ligin ikinci yarıları daha zorken bu kadar puan alabilirdi
ligin ikinci yarıları gösteriyorki bizim elimizde şampiyon olabilecek kadro vardı.
ama ilk yarılar saçma sapan puan kayıplarıyla şampiyonluklardan uzaklaştık iki yıldır hiç oyuncu satmasakda bu kafayla
o puanları alamazdık sahanda antalyayı yenmek için real kadrosuna ihtiyacın yok ne tuhaf değilmi o takım kalktı deplasmanda
antalyaya 6 tane attı. yetersiz kadro ikinci yarılar pat diye yeterlimi oluyor yoksa işin içinde başka işlermi var.
sen kaybettiğin puanlarla şampiyonluğa veda etmişsin hoca dalga geçer gibi artık lige asılacağız diyor.
kimsede geçmiş olsun hoca demedi şampiyonluk gidince yönetim diye başladı.
ligdeki performans durumumuz şl deki oyunumuza bakılınca iki senedir şampiyonluğu vermemizin nedeni kadro kalitesi değil
hoca kalitesi olduğu net görünüyor.
önceki sezon ligin ilk yarısı 30 puan alan takım ikinci yarı 41 puan alıyorsa ilk yarı şl de na mağlup grupdan çıkıyorsa kimse kadro kalitesi diye başlamamalı kalitesiz olan kalitesizdir bir iyi bir kötü olmaz. aynı şey bire bir bu senede oldu tek farkı
bu sene ilk yarı avrupayıda sallamadı.
ben ikinci şampiyonlukda hatırlarsın bu sene şansa ve başağın hatalarıyla şampiyon olduk yoksa bu takım bu oyunla şampiyon falan olamaz demişdim
hoca şampiyon falan yapmamışdı biz hocaya ramen sadece abou ve taliscanın çabalarıyla şampiyon olmuşduk
bu bas bas bağırıyordu. sonraki sene biz taliscayı kullanamıyoruz oyunu merkeze taşıyıp taliscanın üzerine kursak şampiyonluk işden bile değil dediğimde millet bana gülüyordu. giden şampiyonluk oldu bir sonraki sezon herkes taliscaya söverken ben gitsin görün değerini dediğimde
boşa konuşmuyordum. bu takım kötü yönetiliyor bu takımdan iki senedir oyuncular kaçarcasına gidiyor oyuncular memnun değil yanlışlar
görüyorlar. takımın durumu ortada adım atacak hali yok. siz daha kaliteden dem vurun şampiyonluk kaçmış
bu takım antalyadan sivasdan dahamı kötü onlara bıraktığımız puanlarla kaçırdık şampiyonluğu ne kalitesinden bahsediyoruz
başak bir maç yendik bir maç yenildik gs bir maç yendik bir maç yenildik biz onlara ne kadar puan kaybetmişsek onlarda bize o kadar kaybetmiş yani şampiyonluğun gitmesinde belirleyici olan onlar değil direk anadolu kulüplerine verdiğimiz puanlar hemde kendi sahamızda
işde bizi şampiyonlukdan eden buydu bununda kaliteyle falan alakası yok tamamen beceriksizlik eldeki kadroyu kullanamama
bununda tek sorumlusu hoca iki senedir bunu bağıra bağıra söylüyorum yönetim falan diyerek kendinizi kandırıyorsunuz ama iki senedir bunun bize bir faydası olmadı şampiyon olurkende aynı yönetim ve aynı transfer politikası vardı. yönetimin transfer politikasında bir değişiklik olmadıki değişiklik hocanın arzularında oldu. ne zaman milli takım gündeme geldi o zamandan itibaren Beşiktaş gün yüzü görmedi. ne zaman milli takımı garantiledi imzayı attı o andan itibaren takım oyunu düzelmeye başladı. insanlar yok oyuncular satıldı yok maaşları almıyorlar diye mazeret üretip durdu
takım düzelince ne oldu maaşmı almaya başladılar kulübün ekonomik durumumu düzeldi yoo sadece hocanın
rahatlaması oldu. buda direk takıma yansıdı. istediğiniz kadar görmeyin bunu.