GS winner derken renkli ilan edeceginize biraz gelecegi gorseydiniz. Hakemlerin ikinci yarida nasil mac yonetecegi belliydi. Rakiplerin nasil oynayacagi, bazi oyuncularin (!) kafasinin nasil karisacagi (!) belliydi. Muslera'nin donecegi, GS'nin santrforsuz olmayacagi vs belliydi.
Biz Hatay macinda beraberlige oynayip beraberlige sevinecegimize, Alanya'dan korkup 3 onliberoyla cikacagimiza cikip galibiyet icin oynasaydik boyle olmazdi.
Sen dalga gecer gibi kaybedersen puanlari, o winner mentalitesine sahip olmazsan boyle beklersin rakipler puan kaybetsin diye.
GS'nin bizi evinde dove dove bir sekilde yenme ihtimali cok yuksek. Acikcasi biz bu Alanya'yi yenebilirmiyiz ondan da emin degilim. Oyunlari baya guclu ve kale onunde GS'ye karsi gibi net dezavantajli olmayacaklar. Bugun GS'nin kalesinde Ersin olsa mac 3-1 bitmisti. Bize karsi bu kadar ezici oynayamayacaklar, ama skor alabilirler ilk yari macindaki oldugu gibi.
Muslera o kadar iyi olsa Turkiye'de olmazdi demissiniz. Muslera'ya 9.5 milyon euro bonservis parasi odediler (o zamanlar daha da buyuk paraydi), adami takimda tutmak icin senelik 4.5 milyon euro maas oduyorlar. Biz tarihimizde kac oyuncuya bu parayi odedik ki? Bulmusken basaydin senelik 5 milyon euro tutaydin Gomez'i mesela.
Sen sampiyonluk yarisindayken Ilhan Mansiz'i, Nihat'i satip 2 sampiyonluk hediye ediyorsun, rakibin bir kaleciye yillik 4.5 milyon euro para veriyor elinde tutmak icin. Winner farki da bu oluyor zaten.
