Tekrar feda diyeceğiz takımın başına da gençlerle çalışmayı bilen bir hoca gelecek ya da herkes bu süreçten gerekli dersleri çıkarıp doğru planlama yapacak başka çözüm yolu yok.
Feda döneminde takımın yaş ortalaması 26
Oğuzhan o zaman 19 yaşında olcay 25 töre 20 atiba 29
Oğuzhan Yaklaşık 25 kez Hollanda alt yaş kategorilerinde milli olmuş bir oyuncuydu
ve feda döneminde 2000 dakika süre almış bir oyuncuydu. 1 sezon ona sabrettik ve sonraki sezonlarda şampiyonluklarımızın baş aktörlerinden biri oldu. Omurgayı onun üzerine kurduk.
Kimse şu anki kadro kötü falan demesin. Kalede Tolga, sağ bekte serdar sol bekte ismail stoperde ersan ile şampiyon olduk. Ama o kadronun yaş ortalaması nispeten düşüktü ve tempolu oynabiliyorlardı.
Beklerimizin yetenekleri sınırlıydı fakat tempo yapabildikleri için kanatlarımızın savunma açıklarını kapatabiliyorlardı. Bir karar vermemiz gerekiyor tempo oyunu mu yapacaz topa sahip mi olacaz yaş ortalamasını mı düşürcez yoksa rakip sahaya yerleşip topun kıymetini bilerek mi oynucaz? Burakla tempo oyunu yapamayız Burak q7 ve Lens üçlüsüyle tempo pres oyunu falan yapamaz. Fatih Terim'in milli takıma gittiği sezon Gs'nin başarısız olduğu sezon aslında Burak'ın bu zaafiyetinden ötürü yani tempo oyununu bıraktıkları için başarısız olmuşlardı. Burak'la tempo oyunu press falan yapamayız. Lens ve q7 zaten press konusunda çok zayıflar özellikle q7 tam bir facia. 2015-2016 sezonunda press kalitemiz gerçekten iyiydi. Sosa Gomez Olcay ve Töre iyi press yapabiliyorlardı. Attığımız bazı goller topu kaparak attığımız gollerdi. Önce bunu kaybettik fakat kimse fark etmedi çünkü 2.şampiyonluk bir şekilde gelmişti . 2.şampiyonluk neyi feda ederek gelmişti?
Öndeki press kalitemizi bireysel performanslara dayalı oyuna feda ettik. Bu kısım yönetimin hem kabahati hem değil çünkü taşıyıcı direkler Sosa Gomez ve Töre takımdan ayrılmak istediler. Yerlerine muadillerini bulamadıkları için sorumlu olabilirler fakat gidişleri çok ani oldu. İşte hatalar zinciri burada başlıyor , özellikle Sosa Talisca ile Olcay Babel değişimi yine Töre q7 değişimi buna zemin hazırladı. Şampiyonlar liginde başarı bizi yanılttı zira şampiyonlar liginde herkes kazanmak için oynuyor o yüzden rakip sahada yerleşerek oynamak yerine Cenk Babel ve Taliscanın top sürme ve bağlantı oyuncusu olmak özelliklerini kullanarak hızlı hücumlarla rakiplerimizi yendik. Ligde bu oyunu oynamazdık çünkü lig uzun bir maratondu ve rakipler büyük takım olduğumuz için bize normal olarak kapanarak oynuyorlardı. işte 2.şampiyonlukta feda ettiğimiz o press kalitesinin noksanlığı 3.sezonun ilk yarısında karşımıza çıktı zira hem şampiyonlar ligi hem türkiye kupası derken takım yorulmaya başladı ve bireysel performanslar düşmeye başladı ve dahası oyun ezberimizi kaybetmeye başladık. Özellikle marcelo ve fabrinin gidişiyle oyun kurulumunda pas opsiyonumuz zaten azalmıştı. Oyun yeterince planlı kurulamadığı için topu devamlı kaptırmaya başladık ve topu geri kazanma sürelerimiz de uzamaya başladı böylece orta sahada oğuzhanın defoları ortaya çıkmaya başladı. Babel ve q7 yıldızlaştı çünkü zaten oyun bireysel performanslara evrilmeye başlamıştı. Oğuzhan boşa çıktı rolü kalmadı. Tüm bunlara ek olarak 4.sezon oyun kurulumunu geri kazanmayı beklerken daha kötü bir şey yaptık savunmadan uzun topa ve kenar ortalarına sarıldık . 165lik Vagner Love ve kenar ortaları ? Artık savunmadan uzun toplarla çıkmaya çalıştık savunmadan oyun kurma felsefesini de kaybedince takım tamamen çöktü. Bu saatten sonra takımı toparlamak çok zor. O yüzden eldeki kontratı yüksek oyuncuları derhal çıkartıp ekonomik çöküntüyü bir nebze olsun azaltmamız şart. Bu noktada suçlu aramak bize bir şey kazandırmaz. Benim gözümde en büyük suçlu iyi oyunu talep etmeyen taraftardır. Herkesin tek derdi sadece kazanmak olursa takımdaki kötü gidişi kimse görmüyor. Takımdaki kötü gidişi görmesi gereken en baş sorumlu teknik heyettir. Taraftardan sonraki en baş sorumlu teknik heyettir. Transfere karışmıyorum demekle iş bitmiyor gerekirse karışacaksın alınacak oyuncu senin oyun felsefene uyuyor mu uymuyor mu söyleyeceksin ben karışmıyorum diyince iş çözülmüyor. Teknik heyetten sonraki baş sorumlu yönetimdir. Zira daha önce denenmiş yöntemi bırakıp
(almanya hollanda fransada yetişmiş ve alt yaşlarda devamlı milli olan türk kökenli genç oyuncu modeli) bonservisi elinde olan yaşlı ve maaşı yüksek oyunculara yönelmesi çok büyük hataydı. Genç ve maaşı yüksek olmayan başarıya susamış oyunculara yönelmesi gerekiyordu. Sırf şampiyonlar ligi sevdasına bu hamleler yapıldı şampiyonlar liginde başarılı olmak gibi bir zorunluluğumuz yoktu sadece gelirlerini almamız yeterliydi fakat burada teknik heyet özellikle teknik direktörün bunu istediğine adım gibi eminim o noktada teknik heyet yönetimi zor durumda bıraktı. Belkide yönetimin böyle bir düşüncesi yoktu. Bu arada kimse teknik heyetin şampiyonlar liginde başarılı olmayı istemesini eleştirmesin sonuçta hocanın da bir egosu var ve adam ilkleri yaşamak istedi ve yaşadı da fakat bedeli gerçekten ekonomik olarak ağır oldu. O yüzden Şenol Güneş yatıp kalkıp bu yönetime dua etsin . He ben olsam buna asla izin vermezdim ama bir tercih yaptık ve şu anda bedelini ödüyoruz kimse ağlayıp sızlamasın herkes o zaman karşı çıkacaktı sustuğumuza göre bu tercihi kabul etmiş sayılıyoruz. Bu sezonun başında takımı baştan aşağıya revize etmemiz gerekiyordu. Babel Pepe Love ve q7 hemen göndermeliydik yarım sezonluk bir kaybımız bizi nereye getirdi sadece çöküşün şiddetini arttırdı. Eğer yönetim taraftara bunu güzel bir dille açıklasaydı biz yine feda yapıyoruz deseydi kimse itiraz etmezdi burada da yönetimin 2. en büyük hatası ortaya çıkıyor. Bunlardan ders çıkararak yolumuza devam edeceksek yönetim ya da teknik heyetin değişmesine gerek yok ama ders alınmayacaksa hepsi de değişmeli bir kere şuna karar vermemiz gerekiyor. Beşiktaş futbol takımı hangi oyunu hangi oyuncu topluluğu ile oynacak eldeki oyuncu topluluğu hangi oyunu oynayabilir? Geçiş yapmak istediğimiz oyuna en zararsız nasıl geçebiliriz ? Fenerbahçe gibi aptallık yapmamamız gerekiyor. Takımın omurgasını birden değiştirirsen halin Fener gibi olur.
Bu arada
@atalay bu değişimi hepimizden önce fark etti ve olacakları ilk o söyledi ona teşekkür borç bilirim.