Beşiktaş Futbol Takımı 2015/16 Sezonu
×
Beşiktaş Futbol Takımı 2015/16 Sezonu

Beşiktaş Forum|Beşiktaş Futbol Takımı 2015/16 Sezonu Beşiktaş Futbol Takımı 2015/16 Sezonu ile ilgili her şeyi bu başlıkta konuşabiliriz.

0 Üye ve 24 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Beşiktaş Futbol Takımı 2015/16 Sezonu  [Okunma sayısı 7306282 defa] Beşiktaş Futbol Takımı 2015/16 Sezonu

Çevrimdışı Yusuf Tekeli

Bu fenerlilerde ne özgüven varmış be..

Bizi ciddi ciddi ezeceklerini düşünüyolar. Bunu söylerken neyden güven alıyolar anlamak güç :ebebe:
Vakit varken tomurcukları topla. Zaman hala uçup gidiyor. Ve bugün gülümseyen bu çiçek, yarın ölüyor olabilir.

"I don't know if we each have a destiny, or if we're all just floatin' around accidental-like on a breeze. But I, I think maybe it's both."

Çevrimiçi Necmi

Daha önce paylaşıldımı bilmiyorum, ancak kesin okuyan vardır bu hikayeyi aramızda. İlk okuduğumda hüngür hüngür ağlamıştım. Okumanızı tavsiye ederim.

NEDEN BEŞİKTAŞLIYIM? Ali Lidar anlatıyor..

Beşiktaş’lı oluşumun hikayesi bir tür çaresizlik ve yokluk hikayesidir. Beş altı yaşlarındayım. Yıldıztepe Mahallesinde oturuyoruz. Evimizin tam karşısında geniş bir arsa var. Mahallenin çocuklarıyla beraber sabahtan akşama kadar it gibi top koşturuyoruz. Takım falan tutmuyorum henüz ama kırmızıyı çok sevdiğimden Galatasaray’a yakın gibiyim..
Kahvaltı sonrası kendimi arsaya attığım her zamanki günlerden bir gün. Bir kaç arkadaş bekliyor zaten. Birlikte minyatür kale maç yapmaya başlıyoruz. Bir süre sonra yanımıza geliyorlar sırıta sırıta. Şimdi isimlerini bile anımsamadığım iki kardeş. Sırtlarında pırıl pırıl Galatasaray formaları. Babaları almancı, izne gelirken almış hediye diye. Nasıl da güzeller. O güne kadar ne benim ne de diğer çocukların forması olmamıştı hiç. Geberiyoruz kıskançlıktan. Resmen geberiyoruz. Devam ediyoruz bir süre sonra maça ama kimsenin oyunla alakası kalmamış. Herkesin aklı formalarda. Bırakıyoruz maçı. Ben fazla dayanamayıp koşarak eve gidiyorum. Babam işte. Annem evde. Soluk soluğayım. Annee diyorum, anne n’olur bana forma alalım. Gülüyor annem önce. Israrımı görünce de bağırmaya başlıyor. Para nerde diyor, kardeşinin götüne bez alamıyoruz sen forma derdindesin. Sahi ya lan. Bizim paramız yok ki. Zaten ben bildim bileli hiç olmadı ki paramız. Neyse.. Çekiliyorum bir köşeye burnumu çeke çeke ağlıyorum. Annem kapı aralığından bana bakıyor. İyice abartıyorum ağlamayı. Annem yan odaya geçiyor. Takır tukur sesler. Hiç dışarı çıkasım yok. Ağlamayı da kestim. Mal mal oturuyorum. Annem sesleniyor. İsteksizce yanına gidiyorum. Bir şey uzatıyor bana. Eski siyah tişörtümün üzerine beyaz atlet parçaları dikip forma yapmış. Arkasına da 7 rakamı dikmiş. Anne diyorum bu Beşiktaş forması. Ben Galatasaray istiyorum. Olsun oğlum diyor bu daha güzel. Hem bak 7 numara bu Feyyaz’ın forması. Forma bir şeye benzemiyor aslında. Alelacele çocuk avutmak için yapılmış uyduruk bir şey. Ama annem o kadar güzel gülüyor ki. O dakika karar veriyorum. Ben artık Beşiktaş’lıyım..
Velhasıl neden Beşiktaş sorusunu duyduğumda sallama cevaplar verirdim bugüne kadar. İlk kez itiraf ediyorum. Beşiktaş’lıyım çünkü paramız yoktu. Beşiktaş’lıyım çünkü kırmızı tişörtüm yoktu. Beşiktaş’lıyım çünkü o gün annem bana çok güzel gülüyordu..

çok güzel bir hikaye ve emin olun her Beşiktaşlının böyle hikayesi vardır.
ben şimdi tam hatırlamıyorum ama 3 yaşlarında falandım herhalde sakızlarda içinden futbolcuların
resimleri çıkardı. Beşiktaş oyuncularının resimlerini hep atarlardı bende bakkalın çevresinde toplardım  :)
Bakkal amca farketti bunu ondan sonra benim yerime toplayıp bana vermeye başladı. sonra bir kaç arkadaşımı daha Beşiktaşlı yaptım.
orta okula kadar Beşiktaşı kimsenin tutmadığını sanırdım Ben ayrıcalıklıydım kimsenin tutmadığını tutuyordum sonra
orta okulda öğrendim çok fazla Beşiktaş taraftarı olduğunu renklilerin ikisinin toplamından fazlaydık. orta okula kadar yanlızdım ondan sonra hep çevremdeki Beşiktaşlıların sayısı renklilerden fazla oldu şu anda bile maç günleri ofise giderken formamı giyerim böylece ofisin civarındaki esnafların hep Beşiktaşlı olduğunu öğrenmiş oldum :D
Ben kimse tarafından Beşiktaşlı yapılmadım doğuştan olanlardanım :D bu arada renkliler derken gs nin esamesi okunmazdı tek tük olurdu fenerlilerin dizinin dibinden ayrılmazlardı işte takım kurduklarında onlarıda oynatsınlar diye o zamanlar yokluk yıllarıydı zenginler fenerliydi onların topları olurdu.
Beşiktaşlı varmıydı bilmem ama mesela beni çok uğraştılar fenerli yapmak için beceremediler o nedenle hiç bir zaman onlarla top oynayamadım dışladılar beni :)
bende kendi grubumu kurmuştum :evillol: lambalı radyodan maçları dinlerdik zaten radyo ısınana kadar maçın yarısı geçerdi onuda gizli gizli dinlerdik yoksa radyoya nasıl dokunuyorsun dedemde vardı bir tek radyo sadece haber saatinde açılırdı o zaman maçlar gündüz oynanırdı o işe ben radyonun başına :evillol:
tabi fazla uzun sürmedi bir gün merakıma yenildim ve radyonun içini açtım ve lambalardan birini kırdım kurcalarken sonra panikle kapattım yerine koydum topukladım
tabi kıyamet koptu :bandit: ben asla üstlenmedim :busted_cop: sonra tamir ettirdi ve radyo yukarıda duvara yer yapıldı oraya kondu benim radyo maceramda bitmiş oldu.
sonra almanyadan tanıdığımız bir transistörlü radyo getirdi ömrü bir hafta on gün sürmüştür. çünkü öyle kocaman ampülleri o kadar ufak radyonun içine nasıl soktuklarını merak etmiştim :busted_cop: tamirde ettiremedik o zaman kim tamir edecek transistörlü radyoyu :bandit:
sonra siyah beyaz tv ler peşinden renkli tv ler ve yenilmez Beşiktaş armadası MAF kadrosu bu arada unutamam ilk sakızdan çıkan resim Sabri Dino olmuştu.
Sanlı kaptan Vedat Okyar Zekeriya alp Yusuf Tunaoğlu o zaman birinci kalecimiz adaşım Necmi Mutluydu diğer oyuncuları hatırlamıyorum bunlarda milli takımda falan ön planda olanlardı çok küçüktüm evde milli maçlarda açılırdı radyo sabri vardı kalede kurtardıkça beni bir gurur kaplardı.
sonra ilk okula başladım ve inönü stadıyla tanıştım 23 nisandı ve kutlamalar inönüde yapılıyordu okulca katılmıştım
öğretmenimiz söylemişti Beşiktaş maçlarını burda yapıyor diye yanlış hatırlamıyorsam o gün mabetimizle tanışmamı hiç unutamam
sırtımda beyaz subay ünüforması vardı eve döndüğümde tartan pist yüzünden rengi kırmızı olmuştu. :)
 o kadar sıcak bir hava vardıki yapış yapıştım hatta düşünmüştüm bu kadar sıcakta nasıl top oynuyorlar burda diye ben yürüyemiyordum bile

Çevrimdışı Ahmet Kömürcüler

çok güzel bir hikaye ve emin olun her Beşiktaşlının böyle hikayesi vardır.
ben şimdi tam hatırlamıyorum ama 3 yaşlarında falandım herhalde sakızlarda içinden futbolcuların
resimleri çıkardı. Beşiktaş oyuncularının resimlerini hep atarlardı bende bakkalın çevresinde toplardım  :)
Bakkal amca farketti bunu ondan sonra benim yerime toplayıp bana vermeye başladı. sonra bir kaç arkadaşımı daha Beşiktaşlı yaptım.
orta okula kadar Beşiktaşı kimsenin tutmadığını sanırdım Ben ayrıcalıklıydım kimsenin tutmadığını tutuyordum sonra
orta okulda öğrendim çok fazla Beşiktaş taraftarı olduğunu renklilerin ikisinin toplamından fazlaydık. orta okula kadar yanlızdım ondan sonra hep çevremdeki Beşiktaşlıların sayısı renklilerden fazla oldu şu anda bile maç günleri ofise giderken formamı giyerim böylece ofisin civarındaki esnafların hep Beşiktaşlı olduğunu öğrenmiş oldum :D
Ben kimse tarafından Beşiktaşlı yapılmadım doğuştan olanlardanım :D bu arada renkliler derken gs nin esamesi okunmazdı tek tük olurdu fenerlilerin dizinin dibinden ayrılmazlardı işte takım kurduklarında onlarıda oynatsınlar diye o zamanlar yokluk yıllarıydı zenginler fenerliydi onların topları olurdu.
Beşiktaşlı varmıydı bilmem ama mesela beni çok uğraştılar fenerli yapmak için beceremediler o nedenle hiç bir zaman onlarla top oynayamadım dışladılar beni :)
bende kendi grubumu kurmuştum :evillol: lambalı radyodan maçları dinlerdik zaten radyo ısınana kadar maçın yarısı geçerdi onuda gizli gizli dinlerdik yoksa radyoya nasıl dokunuyorsun dedemde vardı bir tek radyo sadece haber saatinde açılırdı o zaman maçlar gündüz oynanırdı o işe ben radyonun başına :evillol:
tabi fazla uzun sürmedi bir gün merakıma yenildim ve radyonun içini açtım ve lambalardan birini kırdım kurcalarken sonra panikle kapattım yerine koydum topukladım
tabi kıyamet koptu :bandit: ben asla üstlenmedim :busted_cop: sonra tamir ettirdi ve radyo yukarıda duvara yer yapıldı oraya kondu benim radyo maceramda bitmiş oldu.
sonra almanyadan tanıdığımız bir transistörlü radyo getirdi ömrü bir hafta on gün sürmüştür. çünkü öyle kocaman ampülleri o kadar ufak radyonun içine nasıl soktuklarını merak etmiştim :busted_cop: tamirde ettiremedik o zaman kim tamir edecek transistörlü radyoyu :bandit:
sonra siyah beyaz tv ler peşinden renkli tv ler ve yenilmez Beşiktaş armadası MAF kadrosu bu arada unutamam ilk sakızdan çıkan resim Sabri Dino olmuştu.
Sanlı kaptan Vedat Okyar Zekeriya alp Yusuf Tunaoğlu o zaman birinci kalecimiz adaşım Necmi Mutluydu diğer oyuncuları hatırlamıyorum bunlarda milli takımda falan ön planda olanlardı çok küçüktüm evde milli maçlarda açılırdı radyo sabri vardı kalede kurtardıkça beni bir gurur kaplardı.
sonra ilk okula başladım ve inönü stadıyla tanıştım 23 nisandı ve kutlamalar inönüde yapılıyordu okulca katılmıştım
öğretmenimiz söylemişti Beşiktaş maçlarını burda yapıyor diye yanlış hatırlamıyorsam o gün mabetimizle tanışmamı hiç unutamam
sırtımda beyaz subay ünüforması vardı eve döndüğümde tartan pist yüzünden rengi kırmızı olmuştu. :)
 o kadar sıcak bir hava vardıki yapış yapıştım hatta düşünmüştüm bu kadar sıcakta nasıl top oynuyorlar burda diye ben yürüyemiyordum bile

Necmi Abi anılar gerçekten çok güzel :) Bunları okuyan ya da dinleyen bizim gibi gençler için dahada güzel :)

Böyle bi gurur yok gerçekten, iyiki Beşiktaşlıyım :)
2015-2016 ve 2016- 2017 sezonları Şampiyonu BEŞİKTAŞ!

Eğer bir gün benim sözlerim bilimle ters düşerse bilimi seçin..

                                                             -Mustafa Kemal Atatürk

Çevrimdışı Kuntz

Ben Fenerbahçelilerin fink attığı bir aileden geliyorum. Rahmetli dayım Beşiktaşlıymış bizim ailede bir tek. Onu da tanımak bana nasip olmadı. Annemi daha 4-5 yaşlarındayken maça götürür ve omzunda Beşiktaş maçlarını izletirmiş. Annem der ki, dayım neredeyse bütün harçlığını Beşiktaş maçlarına ve anneme maç esnasında yesin diye aldığı ayvalara harcarmış. O zamanlar statlarda ayva satıldığını da böylece annemden öğrenmiş oldum. Dayımı çok genç yaşta kaybetmişiz. Üniversiteyi kazandığı sene vefat etmiş. Defterlerinde, kitaplarında hep Beşiktaş arması çizimleri varmış. Annem için Beşiktaşlılık çok sevdiği dayımdan kalan bir miras gibi. Öyle anlam yüklemiş. Maçları falan pek izlemez ya da çok haberi yoktur takımın durumundan ama Beşiktaş'ın maçı varsa benim izlediğimi bildiği için sonucu sorar. Kazandık dersem sesi değişir. Melodik bir hal alır. Kaybettik dersem burulur. Yanında isem ve televizyondan izliyorsam maçı başka odadadır ama gol diye bağırdığımı duyunca çıkar gelir. Gözlerinin içi ışıldar. Ve her seferinde bıkmadan usanmadan şunu söyler; ''Bak abi gördün mü senin çocuklar golü attı.'' Sanırım Beşiktaşlılık bana da dayımdan miras. Fenerbahçelilerin ağırlıkta olduğu bir sülalede annem bir kere olsun bana Beşiktaşlı ol demedi. Oysa Babamdan tutun amcalara ve diğer akrabalara kadar herkes Fenerbahçeli olmam için bana yığınla hediye aldı. Fenerbahçe formaları armağan edildi. Ama ben dayımın anneme 2 kuruşa aldığı ayvalar eşliğinde maç izlettiği o asil takımın taraftarı oldum.

Gerçekten sonradan Beşiktaşlı olunmuyor. Başka bir his başka bir algı ve başka bir sevgi. Hissediyorsunuz sadece. Sonrası da malum.

Çevrimdışı Ahmet Kömürcüler

Bir hadisede şöyle gerçekleşmiş baba-oğul arasında(sanırım ekşide okumuştum tam hatırlamıyorum).

Beşiktaş'ın kötü gittiği zamanlarmış sanırsam babada çocuğunu Beşiktaşlı yapmaya çalışır. Ama çocuk babasına der ki 'ne tutucam Beşiktaşı, zaten hep yeniliyolar' şeklinde bir cümle söyler. Baba tabi sinirlenmiş, ama şöyle demiş çocuğuna;

'Beşiktaş takım değildir, Beşiktaş aileden biridir. Beşiktaş kaybedince onu bırakıp gitmezsin, anana babana kızınca bırakıp gidiyor musun bizi? Ananı babanı nasıl seviyorsan Beşiktaşıda öyle seversin yoksa tutamazsın Beşiktaşı' tarzında bi cümle kurmuş, velhasıl kelam hikayeyi anlatan kişi o küçücük yaşında bu cümleyi ve anlatılmak istenileni anladığını ve Beşiktaşlı olduğunu söylüyor. :)

Not:Hikayenin anlatımı daha güzeldir ama baya oldu okuyalı hatırlayamıyorum tam affola..
2015-2016 ve 2016- 2017 sezonları Şampiyonu BEŞİKTAŞ!

Eğer bir gün benim sözlerim bilimle ters düşerse bilimi seçin..

                                                             -Mustafa Kemal Atatürk

Çevrimdışı Mavi Tuna

Ailenin aykırı çocuk çocuğu benim. Herkes Fenerbahçeli bizde. Babam, abim, kardeşim aradan çıkmışız işte. Nasıl, Beşiktaşlı olmaya karar verdim bilmiyorum ama tek bildiğim kendimi bildim bileli Beşiktaşlıyım.

Note 3  N9005 LTE cihazımdan Tapatalk ile gönderildi


Çevrimdışı Ensar

Konunuzu bölücem ama; Ne zaman izlesem hep boğazım düğümlenir. " Takım " olmak budur işte. Bu senede becerebildik takım olmayı. İçeriden birine seslenemiyo muyuz aynısını şuanki kadromuzda yapsın. Hem taraftarı daha çok bağlasın birbirlerine, hem ateşlendirsin. Yok böyle bir AŞK :)


ben bunu görmemiştim süper olmuş bu ya helal olsun :D
Aslolan hayattır , hayat da Beşiktaş !

Çevrimdışı Ensar

Yahu tabiki olmasa daha iyi ama onune gecemiyorlar ki sen hiç maça gittiginde kufur etmedin mi eger gercekten etmeden dayandıysan alnından opmek lazım seni..

işte benim demek istediğimi sen son cumlede soylemişsin zaten

yanlıs anlamayın bende cok kufur yanlısı birisi değilim bende karsııym kufur olayına sadece mac stresinden kufur ister istemez oluyor ama tabi toplu kufur edilince yapıstırıyorlar cezayı..
iyi de burada bireysel  küfürden bahsetmiyoruz toplu küfürden bahsediyoruz , bireysel küfür için ceza yok zaten o uğultu da o duyulmuyor , toplu küfür etmeyin arkadaş , Beşiktaş mi önemli yoksa sizin küfür etmeniz mi bunu düşünün
Aslolan hayattır , hayat da Beşiktaş !

Çevrimdışı tangaz

günaydın forum,

dün gece güzel muhabbet dönmüş Beşiktaşlı olmakla ilgili yazanların ellerine sağlık.

ben izmitte doğdum büyüdüm rahmetli babam gs.liydi ama demokrat biriydi 1980 senesinde elimden tuttu forma almaya götürdü beni izmitte 2 tane spor mağazası var biri adidas diğeri nike bayisi idi. nike mağazasına gittik bana kocaelispor forması şortu ve futbol topu almıştı geriye gidip düşündükçe bunu neden yaptığını hiç anlamamışımdır ama iyiki de yapmış :) sabahtan akşama sokakta top oynuyoruz sokakta toplam 3 tane araba var ikisinin üstü branda ile örtülü ayda yılda bir kıpırdıyorlar diğeri de sokağın başındaki (Hakaret Yasak)₂ skodası anlayacağınız sokaklar sakin rahat çocuklar tüm gün kapının önünde top oynuyor ve ben hiç bir takımı tutmuyorum sadece oynuyoruz. sonra 82-83 sezonu Beşiktaş şampiyon oldu o zamanlar tercüman gazetesi baya etkili çoğu evde okunan bir gazete arka sayfada şampiyon karakartal yazıyor yeni açık tribünden çekimiş bir fotoğraf karesi heryer siyah beyaz coşku muazzam düzeyde üstüne birde ihtişamlı bir kartal resmi bindirmişler vauuuv oldum resmen büyülendim adeta renklerden asaletten ve ben Beşiktaşlıyım diyerek Beşiktaşı tutmaya başladım. şanslı bir jenerasyonduk çocukluğumuz MAFlı kadroya kupalara denk geliyor mahallede okulda hemen herkes Beşiktaşlıydı o dönemler renkliler tek tük olurdu ortamda da susar bizi dinlerlerdi. hele fenerliler gık çıkaramazdı. en rahat maçlarımızdı daha maçın başında 2-0 yapar sonra top çevirir ve 4lerdik. şampiyonluklar maalesef küçük çocukların takım seçmesinde etken endüstrileşme ve renklilerin pislikleri ile kazandıkları kupalar taraftar sayısında son yıllarda bizi geri itmiş olabilir ama elit seçkin en basitinden kalbi temiz ve iyilik dolu insanların Beşiktaşlı olduğunu görmekten gurur duyuyorum. Ben bugüne kadar rezillikle şampiyon olup kupa alıp sırtını dönen renkli görmedim marifetmiş gibi dört elle sarılırlar ama adım kadar eminimki hiç bir Beşiktaşlı bunu yapmaz. gerçekten farklıyız ve bu bile Beşiktaşlı olmak için yeter de artar bile.

NE MUTLU BEŞİKTAŞLIYIM DİYENE...
Fenerbahçe ve Galatasaray'ı tutanların taraftarlık hikayeleri popülerlik, başarılar, şampiyonluklar ve egemen ideolojileriyle örtüşür. Beşiktaşlılık, anlatılması zor bir damara bağlıdır...

"Ben belli bir takıma karşı değil, yenilgiye karşı oynarım" Eric Cantona

Çevrimdışı tangaz

küfür konusu ile alakalı olarak bir iki satır karalamak istedim. aslında bu konular tümüyle spor yöneticilerinin kaşıması ile oluşan bir durumbakın eskiden de küfür vardı ama ceza yoktu tribün anarşisi denen olay daha da azdı. buradaki arkadaşların bir kısmı eski tribün düzenini hatırlar derbi maçlarda seyirci yarı yarıya idi elektronik bilet falan olmadığı için sabahın köründe bilet sırasına girilir saatlerce kuyruk oluşturulur arada polisten bolca sopa yenir curcuna itiş kakış maça girilirdi maçtan 4-5 saat önce içeri girer beklerdik bu arada çekirdek yenir kağıt oynanır ve bolca tezahürat yapılırdı hatta çoğu maçtan önce öyle çok karşılıklı tezahürat yapılırdıki maçta bağıracak ne enerji ne de ses kalırdı öyle masum tezahüratlar falan değil saatlerce karşılıklı koro şeklinde küfür ederdik. bir gün samiyendeyim gs-BJK maçı var tribünler yarıyarıya sanırım 89-90 sezonu idi. maçtan 4 saat önce içeri girdik tıklım tıklım dolu heryer tezahüratlar başlamış 5 dk gs.lier bağırıyor sonra biz bastırmak için daha yüksek sesle devralıyoruz böyle karşılıklı küfür ediliyor cinconlular stada süs köpeği sokmuşlar köpeğin sahibi bir arkadaşının omuzuna çıktı köpeği kaldırdı köpek beşiktaş die bağırıyorlar bizim altta kalmamamız lazım tabii hemen abile indiler tuvalete gidip PVC boruları söktüler şöyle 5-6 metre falan boruyu kapıp geldiler 15bin kişi boruyu gösterip dakikalarca cimbomun g.tüne boru g.rsin die bağırdık sonra gülüşmeler karşılıklı alaylar falan ama sonuçta gülünüp geiliyordu şimdi anlatırken yüzümde tebessüm oluşuyor.

sözün özü diyeceğim şudur ki; federasyon kulüp başkanları yöneticiler cezalar gereksiz baskı altına alınan ortamlar  kurallar falan insanları daha bir şiddete yöneltiyor. o yıllardaki küfürleri görseniz inanın şimdi olsa hiç bir takım seyircili maç oynayamazdı. küfürü tasvip etmiyorum maç dışında da küfür eden biri olmadım hayatım boyunca ama baskı baskı nereye kadar insanlar tribünlerden kaçıyor futbol bitiyor coşku bitiyor.
Fenerbahçe ve Galatasaray'ı tutanların taraftarlık hikayeleri popülerlik, başarılar, şampiyonluklar ve egemen ideolojileriyle örtüşür. Beşiktaşlılık, anlatılması zor bir damara bağlıdır...

"Ben belli bir takıma karşı değil, yenilgiye karşı oynarım" Eric Cantona

Çevrimdışı mülkübey

Bir çocuk aklının erdiği yaştan itibaren renklerine , renkleri derken bile anmak istiyorum SİYAHINA - BEYAZINA , aşık olur mu ? Ben oldum Beşiktaş'ım . Ve hiç bir zaman başka renkleri aklımın ucundan beri geçirmedim.

fb li ailenin tek Beşiktaşlı çocuğu..
Sen zafere inanırsan , zaferde sana inanır .

Çevrimdışı Yunus Emre Dökmeci

Benim butun sülalem Fb - Gs karışımı :biggrinking:

Bir ben birde Babam Beşiktaşlıyız

Kucukken beni hep Gs li yapmaya çalıştı hem yakin cevrem hemde Akrabalarım hatta Enistem Ogluna para verdi bana Gs formasi şortu falan alalim diye 7 yasindaydim ozaman , Bir magazaya girdik ve Ben Besiktas formasi , Sortu , Koncu ve siyah beyaz bir top alip eve gelmiştim enistem beni o sekilde gorunce Şoka girmişti rahmetli..

Beşiktaşlılik sonradan olmuyor icten gelen bir sey dogustan gelen bir sey , kim ne yaparsa yapsın donduremiyor seni yasin kac olursa olsun !

Ve son olarak Ben henuz bebekken Besiktasli olmuşum , Babamla annem benim 40 i mi cikarmaya giderken yolda babam birden benim boynuma Besiktas atkisi takmis beni havaya kaldirip Benim oglum kara kartal olacak demis , Iste ogun bugundur Beşiktaşlıyım ! 40 gunluk bebekken Beşiktaşlı oldum ! Dogustan !

Kardesimi de zamaninda maça götürdüm onuda Beşiktaşlı yaptım ama o büyüyünce Populizmi secip Fenerli oldu :akuma:
[ Son Düzenleme: 24 Şubat 2016, 10:31:25 Yunus Emre Dökmeci ]
Kopar Kıyamet Çöker Karanlık
Allah Bizi Affetmez Çok Günah Aldık
Sevenler Ayrılmaz Biz Bir Plan Yaptık
Tüm çArşı Cehenneme Kombine Aldık

Çevrimdışı tangaz

@Yunus Emre Dökmeci bu hikaye de bir Quaresma sever olarak sana gelsin.

4,5 yaşında bir kızım var. Quaresmanın ilk geldiği zamanlar israildeki maçta çalımlarla son dakika da müthiş bir gol atmıştı. ben salonda maçı izliyorum hanım çocuğu uyutmaya çalışşıyor ayağında sallıyor ama bizim kız ağlıyor daha 5-6 aylık falandı :) gol olunca bir fırladım yanlarına gittim "kızım Quaresma amcan bir gol attı bir gol attı" die ballandıra ballandıra anlattım ona ağlayan çocuk sustu gülmeye başladı orada Beşiktaşlı oldu kızım şimdi pis fenerbahçe bis galatasaray diyor başka birşey demiyor  :D ve Quaresmayı çok seviyor  :)
Fenerbahçe ve Galatasaray'ı tutanların taraftarlık hikayeleri popülerlik, başarılar, şampiyonluklar ve egemen ideolojileriyle örtüşür. Beşiktaşlılık, anlatılması zor bir damara bağlıdır...

"Ben belli bir takıma karşı değil, yenilgiye karşı oynarım" Eric Cantona

Çevrimdışı EMİR EMRE

@Yunus Emre Dökmeci bu hikaye de bir Quaresma sever olarak sana gelsin.

4,5 yaşında bir kızım var. Quaresmanın ilk geldiği zamanlar israildeki maçta çalımlarla son dakika da müthiş bir gol atmıştı. ben salonda maçı izliyorum hanım çocuğu uyutmaya çalışşıyor ayağında sallıyor ama bizim kız ağlıyor daha 5-6 aylık falandı :) gol olunca bir fırladım yanlarına gittim "kızım Quaresma amcan bir gol attı bir gol attı" die ballandıra ballandıra anlattım ona ağlayan çocuk sustu gülmeye başladı orada Beşiktaşlı oldu kızım şimdi pis fenerbahçe bis galatasaray diyor başka birşey demiyor  :D ve Quaresmayı çok seviyor  :)

Ne mutlu size umarim uzun yillar mutlu ve huzurlu bir aile olursunuz :)

Ne macti ama, yatirdi kaldirdi bi daha yatirdi :D

Çevrimdışı Mehmet Ali C.

Ne mutlu size umarim uzun yillar mutlu ve huzurlu bir aile olursunuz :)

Ne macti ama, yatirdi kaldirdi bi daha yatirdi :D
90'a asmıştı voleyi çok iyi maçtı ama gene saç baş yolduk :bandit: :evillol:

Çevrimdışı EMİR EMRE

90'a asmıştı voleyi çok iyi maçtı ama gene saç baş yolduk :bandit: :evillol:

Aynen cok zorlanmistik quaresma bu sene ayni o seneki oyununa yakin oynuyor bu aralar, inşallah devam eder :)

Çevrimdışı tangaz

Ne mutlu size umarim uzun yillar mutlu ve huzurlu bir aile olursunuz :)

Ne macti ama, yatirdi kaldirdi bi daha yatirdi :D

teşekkürler @EMİR EMRE

2 golü de müthişti, aslında potansiyeli çok fazla şutları çok sert fantaziye kaçmayıp sıksık direkt vuruş denese senede 15 gol atabilir
Fenerbahçe ve Galatasaray'ı tutanların taraftarlık hikayeleri popülerlik, başarılar, şampiyonluklar ve egemen ideolojileriyle örtüşür. Beşiktaşlılık, anlatılması zor bir damara bağlıdır...

"Ben belli bir takıma karşı değil, yenilgiye karşı oynarım" Eric Cantona

Çevrimdışı Mehmet Ali C.

Aynen cok zorlanmistik quaresma bu sene ayni o seneki oyununa yakin oynuyor bu aralar, inşallah devam eder :)
bence daha fazlası olgun oynuyor gb maçında da muhteşem oynadı o değilde asıl sosa alev atıyor 14.haftadan itibaren akıllara zarar top oynuyor nazar değmesin  :super: :super:

Çevrimdışı Yunus Emre Dökmeci

@Yunus Emre Dökmeci bu hikaye de bir Quaresma sever olarak sana gelsin.

4,5 yaşında bir kızım var. Quaresmanın ilk geldiği zamanlar israildeki maçta çalımlarla son dakika da müthiş bir gol atmıştı. ben salonda maçı izliyorum hanım çocuğu uyutmaya çalışşıyor ayağında sallıyor ama bizim kız ağlıyor daha 5-6 aylık falandı :) gol olunca bir fırladım yanlarına gittim "kızım Quaresma amcan bir gol attı bir gol attı" die ballandıra ballandıra anlattım ona ağlayan çocuk sustu gülmeye başladı orada Beşiktaşlı oldu kızım şimdi pis fenerbahçe bis galatasaray diyor başka birşey demiyor  :D ve Quaresmayı çok seviyor  :)
Allah bagislasin abi :)

Bu adam sevilmezmi yaaa :bandit: :bandit:
Kopar Kıyamet Çöker Karanlık
Allah Bizi Affetmez Çok Günah Aldık
Sevenler Ayrılmaz Biz Bir Plan Yaptık
Tüm çArşı Cehenneme Kombine Aldık

Çevrimdışı EMİR EMRE

bence daha fazlası olgun oynuyor gb maçında da muhteşem oynadı o değilde asıl sosa alev atıyor 14.haftadan itibaren akıllara zarar top oynuyor nazar değmesin  :super: :super:

Sosa muthis oynuyor bu sene dedigin gibi inşallah boyle devam eder, sampiyonluk yolunda cok kilit bir oyuncu

Çevrimdışı tangaz

Allah bagislasin abi :)

Bu adam sevilmezmi yaaa :bandit: :bandit:

teşekkür ederim @Yunus Emre Dökmeci
bende seviyorum ama kızıyorumda çünkü golü daha çok düşünse her sene en az 10 gol fazlası var bu adamın şutları süper bence ama az deniyor
Fenerbahçe ve Galatasaray'ı tutanların taraftarlık hikayeleri popülerlik, başarılar, şampiyonluklar ve egemen ideolojileriyle örtüşür. Beşiktaşlılık, anlatılması zor bir damara bağlıdır...

"Ben belli bir takıma karşı değil, yenilgiye karşı oynarım" Eric Cantona

Çevrimdışı Yunus Emre Dökmeci

teşekkür ederim @Yunus Emre Dökmeci
bende seviyorum ama kızıyorumda çünkü golü daha çok düşünse her sene en az 10 gol fazlası var bu adamın şutları süper bence ama az deniyor
Abi deniyor aslinda hatta takimin en cok sut ceken oyucusu konumunda ki Sut konusunda da Gomez le birlikte takimin en iyi sut atan oyuncusu

Kaleyi düşündüğü zaman atıyor zaten Sutu ve Golü

Rize maci , Moskova maci , Ts maci ilk aklima gelenler ama bizim taraftarinda ayari yok sut atinca kızıyorlar neymis efendim trivela vuruyormus :akuma:

Yahu adamin stili bu Adamin sol ayagi zayif , Dolayisiyla ters kanatta oldugu zaman da Sutu ve ortayi Sag ayaginin disi ile (Trivela ) atiyor

Millette Show icin Trivela atıyor zannediyor...
Kopar Kıyamet Çöker Karanlık
Allah Bizi Affetmez Çok Günah Aldık
Sevenler Ayrılmaz Biz Bir Plan Yaptık
Tüm çArşı Cehenneme Kombine Aldık

Çevrimdışı özgür

@Yunus Emre Dökmeci bu hikaye de bir Quaresma sever olarak sana gelsin.

4,5 yaşında bir kızım var. Quaresmanın ilk geldiği zamanlar israildeki maçta çalımlarla son dakika da müthiş bir gol atmıştı. ben salonda maçı izliyorum hanım çocuğu uyutmaya çalışşıyor ayağında sallıyor ama bizim kız ağlıyor daha 5-6 aylık falandı :) gol olunca bir fırladım yanlarına gittim "kızım Quaresma amcan bir gol attı bir gol attı" die ballandıra ballandıra anlattım ona ağlayan çocuk sustu gülmeye başladı orada Beşiktaşlı oldu kızım şimdi pis fenerbahçe bis galatasaray diyor başka birşey demiyor  :D ve Quaresmayı çok seviyor  :)

Benim kız da daha 1,5 yaşında. Mario Gomez üzerinden gittim ama tutmadı. tableti alıp butona basıyorum bir iki yapıyor sonra sıkılıp bırakıyor. Birde Quaresma yöntemini deneyelim bakalım belki gol sevincine eşlik eder :)

Çevrimdışı tangaz

Abi deniyor aslinda hatta takimin en cok sut ceken oyucusu konumunda ki Sut konusunda da Gomez le birlikte takimin en iyi sut atan oyuncusu

Kaleyi düşündüğü zaman atıyor zaten Sutu ve Golü

Rize maci , Moskova maci , Ts maci ilk aklima gelenler ama bizim taraftarinda ayari yok sut atinca kızıyorlar neymis efendim trivela vuruyormus :akuma:

Yahu adamin stili bu Adamin sol ayagi zayif , Dolayisiyla ters kanatta oldugu zaman da Sutu ve ortayi Sag ayaginin disi ile (Trivela ) atiyor

Millette Show icin Trivela atıyor zannediyor...

aslında çok fena pis burun vuracak bir fiziki yapısı var ben gol olsunda nasıl vurulursa vurulsun mantığındayım. trivelayı yanlış kullandığı zamanlarda oluyor  :ok:
Fenerbahçe ve Galatasaray'ı tutanların taraftarlık hikayeleri popülerlik, başarılar, şampiyonluklar ve egemen ideolojileriyle örtüşür. Beşiktaşlılık, anlatılması zor bir damara bağlıdır...

"Ben belli bir takıma karşı değil, yenilgiye karşı oynarım" Eric Cantona

Çevrimdışı tangaz

Benim kız da daha 1,5 yaşında. Mario Gomez üzerinden gittim ama tutmadı. tableti alıp butona basıyorum bir iki yapıyor sonra sıkılıp bırakıyor. Birde Quaresma yöntemini deneyelim bakalım belki gol sevincine eşlik eder :)

Allah bağışlasın.
ben sürekli hediyeler alırım Beşiktaşlı bardak balon ıvır zıvır ne bulursam alırım ama en etkilisi forma düz siyah forma almıştım diğerlerinde bedeb yoktu dün bana düz beyaz forma al bana dedi tamam dedim birde çizgili alayım dedim (çubukludan anlamaz die çizgili dedim) "baba beyaz olsun üzerinde siyan beyaz çizgileri olsun" dedi  :D
Fenerbahçe ve Galatasaray'ı tutanların taraftarlık hikayeleri popülerlik, başarılar, şampiyonluklar ve egemen ideolojileriyle örtüşür. Beşiktaşlılık, anlatılması zor bir damara bağlıdır...

"Ben belli bir takıma karşı değil, yenilgiye karşı oynarım" Eric Cantona