Artık bu ortamda romantikliğe lüzum yok zira ‘tepesine vur, lokmasını al’ diye bir atasözü olan ülkede yaşıyoruz. Maalesef bu ülkede sesi en çok çıkan haklı oluyor. O sebeple ki bıraksınlar ‘kapalı kapılar arkasında’ masaları yumruklamayı da icraat göstersinler. Beklentim haksız yere üste çıkılması değil, ortada olan tarafgirleri deşifre etsinler, medyanın gündemine getirsinler. Ha bunu yapabilmek için de zamanında bazı şeyleri yutmamak, bazı şeyleri de taraftarın aksine dile getirmemek gerekiyordu. Ben bu tiyatroya ve yapılan çifte standartlı yönetimlere artık katlanamıyorum. Aziz yıldırımı günahım kadar sevmezdim ama demek ki onun yöntemi en doğrusuymuş. Tabi ki biz hakkımız olanı kazanalım her zaman ama biraz ses çıkartmak lazım, bu böyle gitmez. Maç pazartesi, oh ne güzel. Hakem de Meler’i verirler. Bu da kaymak olur üstüne.
Çok iyi işler yaptı yönetim ama sonlarını da kendileri hazırladılar.