Destek, katkı, bağış zorla yaptırılmaz arkadaşlar; gönüllü katılım esastır.
Taraftarımızın maddi desteğine "futbol şubemizin" ihtiyacı var dersin, lisanslı ürün alınması için kampanyalar düzenlersin; Vodafone hattı için 1-3-5 liralık Beşiktaş katkı payının hemen hemen her platformda tanıtımını yapar, sürekli duyurur, ciddi bir şekilde çalışmasını yürütür, pek çok Beşiktaş taraftarının bunu uygulaması için işini kolaylaştırır, gerekirse stadyum çevresinde, semtte, her Kartal Yuvası'nda bu hatta geçişi "evet, geçmek istiyorum" seviyesinde kolaylaştıracak imkanları oluşturursun; kredi kartı kullananlar için Beşiktaş Bonus kartını kullanmaları için benzer pratikleri geliştirirsin.
Bu gibi destek çağrıları ve hatta yönlendirmeleri, taraftarı, küçük dokunuşlarla desteğe çağırır ve katkı için özneleştirir. Kulüp, taraftarın da içkinliğiyle kulüptür ve ancak taraftarının özneler halinde katkısıyla bir bütün-kulüp olarak büyüyebilir. Ancak daha öncesinde satmış olduğun bir bileti, bileti sattığın kişi ile hiçbir ilişki kurmadan, Beşiktaş'ın ekonomik çıkarları için dahi olsa, bir başkasına daha satarsan, özne-taraftar değil, nesneleşmiş müşteri-taraftar yaratmış olursun ki, bu en çok, Beşiktaş'ın bir bütün-kulüp olarak büyümesine ket vurur; bir ürün-Beşiktaş kurar. (Barcelona, Manchester United tipi büyüme yerine Borussia Dortmund tipi büyüme örnek verilebilir. Endüstriyel futbolda ürün-kulüp/müşteri-taraftar halinden müstesna bir büyüme tabii ki mümkün değil, ne var ki bu ürünleşme, müşterileştirme ve nesneleşmeden "mümkün olduğunca" uzak bir büyüme tahayyül edilebilir ve bu tahayyüle göre pratikler kotarılabilir.)
Bu şekilde davranmak yerine, Beşiktaş'ın ekonomik vaziyeti etraflıca taraftar ile paylaşılabilir(gerekirse tekrar ve tekrar), Beşiktaş'ın ekonomik çıkarları için ilk üç iç saha maçı biletlerinin yeniden satılmasının önemi anlatılabilir ve kombine sahiplerinden, ilk üç iç saha maçı için kombinelerinden kaynaklı haklarını kulübe devretmeleri rica edilebilir ve bu haklarının kulüp tarafından korunarak bir sene sonradan itibaren geçerli olmak üzere ilk üç maç için kendilerine yeniden devredileceği söylenebilir. Bu ricadan sonra, isteyen, şartları el veren kombine sahibi, kombinelerinden kaynaklı haklarını kulübe devrederek kulübe, bir kez daha, ekonomik katkı sunabilir ve öznelik halinden de bir şey kaybetmemiş olur. Bu şekilde bir uygulama halinde, kombine sahiplerinin kombinelerinden kaynaklı haklarını ilk üç maç için, geçici olarak, devretmeleri veya devretmemeleri durumunda da kendilerine hakaret edilemez, ihanetle, Beşiktaşlı olmamakla suçlanamaz veya Beşiktaşlılıkları sorgulanamaz. Her kombine sahibinin, muhtemel hak devri veya hak korunumu kendi şartları, durumu çerçevesinde sadece kendisiyle ilgili olarak vereceği kararla ilgilidir ve bir başkasının bu şartların, durumun ayırdında/farkında/bilincinde olması olası değildir.
Mevcut kombine sahibi taraftarı anlayabiliyor ve itirazı olanlardan yana tavır alıyorum. Kulüp yönetimini de anlıyor, ancak, uygulamalarını hatalı buluyorum.