Eserek ve gürleyerek yöneticilik yapan Aziz Yıldırım'ın sadece son üç senesinde iki Beşiktaş, bir Galatasaray şampiyonluğu geldi. İşlerin sadece bağırıp çağırmakla değil başka şeylerle de döndüğünü anlamak için çok incelemek gerekmiyor. Ancak bu; Başkan ve yönetimin aşırı şekilde pasif kalmalarının mazereti kesinlikle olamaz. Şimdiye kadar izlediğimiz tablo sezonun geri kalanı için iyi sinyaller vermiyor. Ne yönetim tarafı, ne teknik direktör tarafı, ne oyuncu tarafı, ne de taraftar rahat değil. Bu sezon anlamsız şekilde camianın tüm faktörlerinde birbirlerini tetikleyen sıkıntılar var.
Umarım işler bir an evvel yoluna koyulur çünkü gözlemlediğim kadarıyla şu an kimse üstüne düşeni düzgün yapmıyor. Ortada bir tek günah keçisi aramanın anlamı olmadığını düşünüyorum. Aslında yapılması gereken herkesin şapkasını önüne koyup düşünmesi. Durum ise, daha çok, herkes bir diğerinin şapkasına bakıp düşünüyor şeklinde gibi. Bu tablonun üzerine bir de taraflı medya işin içine girince, bahsettiğim faktörler arasındaki bağlar daha da geriliyor. Bu bağlar kopma noktasına gelmeden gerekli adımlar atılmalı. Yapılması gerekenleri aslında burada çok güzel ifade edenler oldu ancak buradaki problemde de tüm olayın sadece bir tarafa yıkılması bence. Şöyle aslında edebiyatı kuvvetli, sağlıklı ve nötr düşünen biri çıksa tam olarak neler yanlış yapıldı / yapılmalıydı ve neler yapılmalı / yapılmamalı şeklinde bir derleme yapsa; ondan sonra alın size işte mis gibi reçete.