Bizim başkan mı susuyo ? Konuscagı yerde konusmadıktan sonra sussa ne olur susmasa ne olur.
Sokak kamerasına bile konusuyordu bi aralar.
muhalefetimiz kadar güçlüyüz, artık bunu idrak etmek lazım. başkan ile, yönetim ile halledilecek meseleler değil bunlar; yumruk beklenmedik yerden gelmeli, birliği en üst konumdakinin değil tabanın sağlaması gerekiyor. taraftar çok istiyorsa teknik analizini yapsın, aralarında hakikaten bu işe emek harcayanlar da, köşe yazarlarından duyduklarını harmanlayanlar da, satır boş kalmasın diye sallayanlar da olacak; işi "ben demiştim, bunları yazdık" basitliğinden sıyırmak gerek.
bu kadar şey söyleyen, olacakları önceden gören; ama hiçbir şeyin önüne geçemeyen insanlar en fazla kuru kalabalık oluşturur. bugün muhalefet kervanına katılırlar, yarın iktidar kervanına. fikret orman gelecekte kazanılacak başarılar ile ancak başarısızlıklarının diyetini ödeyebilir, bu tür boşluk dolduranları o zaman "başkanım bizi bırakma" derken göreceğiz.
beşiktaşlılığı değiştirmek için değil, içini doldurmak için buradayız. işin temelini atan insanlar artık aramızda yok; yani beşiktaşlılık mevcuttu, biz sonradan dahil olduk. herkes görevini yerine getirsin, getirmeyene de 3000 oy verilmesin bundan sonra. kendi başkanını seçemeyen, bağlılığın başkana değil camiaya olduğunu idrak edemeyen bir topluluk kaybetmek için nedene ihtiyaç duymaz.
"oğuzhan neden kaptan oldu" diyenler, "10 numaranın hakkını veremiyor" diyenler işlerine geldiğinde "oğuzhan'a kıydılar" diye bağırmaya başlıyorsa böyle bir tutarsızlığın seçtiği başkandan daha azını beklemek garip olur.