Sezonun ilk maçıdır, antrenman programı yoğundur, futbolcular yorgundur vs gibi söylemler işin bahanesidir gözümde. Şenol Hoca'nın oyun prensibi belli, dışına çıkmayı sevmiyor malesef. Dün izlediğimiz sayısız orta, geçen seneki oyun haricinde başka bir şeyler denemiyor olmamız bahanelerle açıklanamaz.
Gözlemlediğim kadarıyla bu takımın sağlam bir organizatöre, sağlam bir golcüye ve belki de en önemlisi sağlam bir kaç tane oyun planına ihtiyacı var. Sadece "golcü" için serzenişte bulunan arkadaşlar, bu saydığım diğer ihtiyaçları görmezden geliyorlar. Bu şekilde devam ettiği sürece kapanan lig takımlarına gol sıkıntısı çekeceğimiz ve hatta kontraya organize çıkan takımlara karşı büyük hayal kırıklığı yaşayabileceğimizi görmek işten değil. Larin'i çıkarın, yerine size açık çek, kimi istiyorsanız yazın dünkü maçta daha kaç gol atardık?
Şenol Hoca'yı çok severim ancak; rakibin kapasitesi belli, hem resmi maç hem de antrenman maçı havasında oynayabiliyorken, halen Mustafa Pektemek'i oyuna sürmek benim gözümde işi ciddiye almamaktır kim ne düşünürse düşünsün.
Velhasıl dünkü maçı sıradan bir hazırlık maçı olarak kabul edip, önümüzdeki maçlardaki durumu göreceğiz. Ancak artık sizce de bir "ışık" görmek gerekli değil mi ilerisi için? Bu yazdıklarım kimse tarafından karamsar olarak nitelendirilmesin; ruh halimin betimlemesi yapmıyorum, gördüğüm manzaranın kendimce tarifini yapıyorum. Yapılan ortaları gördükçe gerçekten benim kadar rahatsız olmadıysanız zaten demek ki aynı resmi görmüyoruz.
Umarım yanılıyorumdur, Hoca'nın başka planları da vardır da; saha suni çimdi, hava soğuktu, yolculuk çok sarsıntılıydı, oyuncular çok yorgundu, kafalar başka yerdeydi... o yüzden böyle oynadık ama daha iyi olacağız...