Yeni açık kale arkasındaydım. Naçizane gözüme çarpanlar;
Caner, mükemmele yakın oynadı. Özellikle topla birlikte soldan ceza sahasına paralel içe doğru katedince rakip oyuncular ne yapacağını şaşırıyor, takımı resmen ileri taşıyor. Aynısını Porto maçında da birden fazla kez yapmıştı. İlk golde Quaresma topu aldıktan sonra sol köşeye boş koşusu golü yapan koşuydu zaten. Bu adamın aşil tendonundan sakatlandığını unutuyorum ara sıra.
Negredo, Tolgay'ın sağ çaprazda boşta kendisine vermeyip kaleye vurmasından sonra morali çok bozuldu, oyundan düştü. Maç bittiğinde kale direğini tekmeliyordu. Üçlü biraz da bu yüzden ona yaptırıldı.
Lens; hoca 3. değişikliği işaret ettiğinde ısınan bütün oyuncular yürüyerek kulübeye doğru gelmeye başladı, kimin oyuna gireceğini anlamadık. Sonra hocam sağ eliyle gel la buraya der gibi işaret yapınca Lens koşmaya başladı. Bu sezon Pepe'den sonra en büyük umudumdu ama neden bilmiyorum tripod zenciler gibi yürüyor her yere.
Pepe, sanırım çıplak gözle izlediğim en profosyonel futbolcu. İlk yarı özellikle yakından izlemek büyük keyif verdi. Umarım herhangi bir sakatlık yaşamaz.
Quaresma, en çok eleştirdiğim 34 yaşındaki adam bizi böyle yanıltmaya devam etsin inşallah.
Necip, bir kaç müdahalesi yerindeydi ama pasları altyapı dahil 15 yıla yakın olan Beşiktaş kariyerine hiç yakışmıyor.