Bir insan, Türkiye'de, özellikle bugün ve bu şartlarda, neden hakem olmayı seçer? Genç bir insanın futbol hakemi olma motivasyonu nedir?
Herhangi bir işi neden seçeriz? Yeteneğimiz olduğunu düşündüğümüz için olabilir, manevi geri dönüşü iyi olduğu için olabilir, idealist olduğumuz için olabilir, acil paraya ihtiyacımız olduğu için olabilir, ya da çok zengin olmak istediğimiz için olabilir...
Türkiye'de futbol hakemliği için bunların hiçbiri geçerli olamıyor bana göre...
'Hakemliğe karşı müthiş bir yeteneğim var, hakem olmak istiyorum' diyebilirsin, 'Türkiye'de hakemler çok kötü, ben çok iyi bir hakem olacağım, herkese örnek teşkil edeceğim' diyebilirsin, 'hakemlikte iyi para varmış' diyebilirsin... Ama ortama baksana! İyi anılmanın imkansız olduğu bir meslek! İşini iyi yaptığında kimse senden söz etmez. Daha fenası, kötü yaptığında üzerine yapıştırılan etiket 'beceriksiz', 'başarısız' falan değil, doğrudan 'alçak', 'hain', 'eyyamcı', 'şeref yoksunu', vb. olur. Bir maçta yardımcı hakemin yanlış ofsayt bayrağı kaldırdı diye, bir sonraki hafta seni tribünde 40 bin kişi yerin dibine sokar. Annene küfrederler, kafana koltuk atarlar, maçtan sonra yöneticiler sana haddini bildirir, 'adam gibi' (!) bir oyuncu çıkar hedef gösterip tehdit eder...
Neyse, zar zor maç biter, eve gelirsin. Televizyonu açarsın, aman aman... Herkes senden bahsetmektedir. Kabzımalın biri çıkar, kameraya dönüp sana seslenir, 'ulan sen adamsan o düdüğü asarsın' der. İyice orta malı olmuş şaklaban bir hakem eskisi döner, 'yemişim senin kokartını, bırak hakemliği, sen adam değilsin adam' diye haykırır. Televizyon başında, yanında karın, çocuğun... Sosyal medyada 'trend topic' olursun '#AllahBelanıVersinHakem etiketiyle...
Peki böyle bir ortamda bir çılgınlık yapıp da hakemliği seçmiş olan kişi;
1. İşinden ve hayatından nasıl memnun olabilir?
2. İşini daha iyi yapmak için daha çok çalışacak motivasyonu nereden bulabilir?
3. Nasıl dünya çapında kaliteli bir hakem olma başarısını gösterebilir?
Bizim memleketin başına politikacı, hukukçu, bilim adamı falan değil, doğrudan bir psikiyatrist gelmeli... Düğümü çözerse o çözer...