Hikayesi ve akıbeti anlık değişecek, teknik-taktikten öte psikolojinin belirleyici olacağı bir maç olarak görüyorum Karagümrük maçını.
Öncelikle, durumu üç aşağı beş yukarı belli olan bir takımla bu tarz bir maçı oynayacak olmamız, üstelik kendi sahamızda oynayacak olmamız, düşme hattında kapışan, puana aç, son haftalarda çıkış yapmış bir takımla deplasmanda oynama gibi ihtimalleri düşününce önemli bir avantaj, bunu kabul etmek lazım.
Burada rakibin rahatlığının, özellikle rakip oyuncuları nasıl etkileyeceğini öngöremediğimden bir tedirginlik yaşıyorum.
Rahat oyuncu, hata yapmaktan daha az korkarak, daha riskli oynayarak, beklenenin çok üzerinde işler yapabilir. Ki bu bizim için maçı yeterince zora sokabilir.
Diğer taraftan rahat oyuncu iyi konsantre olamayabilir, ya da konsantre olur ama istediği gibi oyuna başlayamazsa dağılıp gidebilir. Bu da bizim işimizi kolaylaştırıcı bir etmen olur.
Ben ikinci seçeneğe daha yakınım ya da daha yakın olmak istiyorum.
Bizim tarafta en büyük problem potansiyeli, bu tarz maçları daha önce oynamamış oyuncuların, aşırı stres altında kalması ve maçtan kopması olacak. Galatasaray maçının kaybedilmesi de, eğer orada takılıp kaldıysak, bu olasılığı artırıyor.
Kabul etmek lazım ki şu maçı oynamak hiç kolay değil.
Diğer oyuncuların maçtan kopmasının veya stresi az yaşamalarını sağlayacak olan, tecrübeli Vida, Ghezzal, Ljajic gibi oyuncuların özellikle maçın başındaki hal ve tavırları, ilk topla buluşmalarında yaptıkları olacak diye düşünüyorum. En azından diğer oyunculara da "kazanırız" güvenini hissettirmeliler. Sergen Yalçın da strese girmeyen bir teknik adam, bu da oldukça fayda sağlayacak bize. O zaman her şey daha da kolay olacaktır.
Benim için en iyi açılış senaryosu ilk 10-15 dakikada Ghezzal ile ya da örneğin bir kornerden Vida ile gol bulmamız olur.
Şans yanımızda olsun.