Abdullah Avcı geldiğinden beri, hazırlık dönemi dahil, toplam çıktığımız 26 maçta, ilk defa bir 45 dakikanın tamamını Beşiktaş gibi oynayarak geçirdik. Takımı özlemişiz.
İkinci yarıda gereksiz bir şekilde oyunu rölantiye aldık, seyir zevkimizi kendi isteğimizle düşürdük, ama olsun. Buna da şükür.
Böyle bir günde kötü oynayan oyunculardan bahsetmek hiç istemiyorum ama, söylemeden de geçemeyeceğim. Diaby hep istekli, hem bir şeyler yapmaya çalışıyor, kendini göstermeye çabalıyor, ama ne yazık ki Beşiktaş ayarında bir oyuncu değil. 18 yaşında olsaydı gelişebileceği yönünde umudumuz olurdu, ama 28 yaşında... Ne şut çekebiliyor, ne orta yapabiliyor, ne üstüste iki isabetli pas verebiliyor... Çok süratli ama o kadar... Belki yedek kulübesinde bekleyip, hamle oyuncusu olarak 70'lerde oyuna girerse bir miktar katkı sağlayabilir. Ama Lens'i (gayet haklı biçimde) böylesine ağır eleştirirken, Diaby'ye tek kelime etmemek büyük haksızlık olur. Lens, nasıl Şenol Hoca'yı Quaresma'yı oynatmak 'zorunda' bıraktıysa, Abdullah Avcı'yı da Diaby'yi oynatmak 'zorunda' bırakıyor. Bence transfer sezonunda mutlaka iyi bir kanat oyuncusu alınmalı.
İkincisi de Ljajic... Hayattaki bütün tanıdıkları trajik bir kazada ölmüş gibi bitti, mahvoldu adam. Ne yaşadı bilmiyorum, umarım kötü bir şey olmamıştır, ama bu şekilde katkı sağlaması imkansız. Takım, son 2.5 yılın en iyi topunu oynadı, Ljajic onun bile içinde kaybolup gitti. Ben olsam, 'başka bir ihtimal yoksa', Ljajic'i Atiba-Elneny ikilisinin bozulma ihtimaline karşı kulübede bekletip, gerektiğinde orta sahanın gerisinde oynatırım, bir de ileriye dönük orta saha oyuncusu transfer etmeye bakarım. En büyük eksiğimiz bu. 'Düzelsin' diye bekliyoruz ama 26 maçtır hiçbir ışık yok.
Olumlu taraflar hepinizin malumu... Oğuzhan'ın ve Abdullah Hoca'nın tribüne çağrılması güzeldi, taraftarın coşkusu ve ilk defa şampiyonluk kelimesini dillendirmiş olması güzeldi, 1,25 maç başı gol ortalamasıyla oynadığımız sezonda bir maçta 4 gol birden bulabilmiş olmamız güzeldi, 5 maçta 5 galibiyet gibi müthiş bir seriye ulaşmak güzeldi, Atiba başlıbaşına her zamanki gibi çok güzeldi, ...
Dileyelim hep böyle olsun... Tadımızı hiçbir şey kaçırmasın...